Seçer, Mersin’de görev yapan sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve sendika temsilcileri ile bir araya geldi. Ülke olarak girilen yeni normalleşme sürecinden söz eden Seçer, “Bu süreçte kentin hayatına yön veren kesimler ile bir araya gelmek istedim. Fikir fikirden üstündür. Sendikalar, meslek odaları, sanat camiası neler düşünüyorlar? Yaklaşık 3 aydır bu süreç yaşanıyor. Nelerin eksik olduğu, nelerin olması gerektiği, bizim yaptıklarımızla ilgili değerlendirmeleri neler, eksiğimiz neler? Bu yeni normalleşme sürecinde tavsiyeleri neler? Bunların üzerine konuşmak için bir araya geldik” diye konuştu.
“BU KOŞULLAR ALTINDA BÖYLE BİR SONUÇ ALMAK BİLE ŞEHRİMİZ AÇISINDAN BİZİ SEVİNDİRDİ”
Korona virüs sürecinde Büyükşehir Belediyesi tarafından sürdürülen hizmetler hakkında kısa bir değerlendirme yapan Seçer, Mersin’in bu süreçte fena bir sonuç almadığını dile getirdi. Sağlık Bakanlığı’nın verileri doğrultusunda nüfusa oranla ölümlü vaka sayısının en az olduğu kentin Mersin olduğunu yineleyen Seçer, “Bu memnuniyet verici. Tabi hiç kayıp olsun, hiç böyle bir durum olsun istemezdik ama bu koşullar altında böyle bir sonuç almak bile şehrimiz açısından bizi sevindirdi. Burada başta vatandaşların çok büyük fedakarlığı oldu” ifadelerini kullandı.
“165 BİN KOLİ DAĞITIMINI BELEDİYE GERÇEKLEŞTİRECEK DEMİŞTİM VE BİTİYOR”
Seçer, salgın boyunca çalışamayan vatandaşı, kepenk kapatan esnafı yalnız bırakmadıklarını ifade ederek, verdikleri hizmetleri rakamlarla açıkladı. Gıda kolisi yardımı konusunda hedefledikleri rakamı hafta sonu itibariyle yakalayacaklarının bilgisini veren Seçer, “159 bin 929 erzak kolisi dağıtılmış. 165 bin başvuru var demiştik. Şu anda başvuruları kapatamıyorum ama bu 165 bin koli dağıtımını belediye gerçekleştirecek demiştim ve bitiyor. Hafta sonu itibariyle tamamlıyoruz” şeklinde konuştu.
“HER BİZE MÜRACAAT EDENE GIDA YARDIMI YAPTIK”
Belediye çalışanlarının tüm risklere rağmen kapılarına kadar giderek koli, sıcak yemek ve bebek paketi ile ilgili yardım dağıtımlarını binlerce vatandaşa ulaştırdığını kaydeden Seçer, şöyle devam etti; "Eski sistem yok artık bizde. Götürelim muhtara bırakalım, partiye bırakalım, ona, buna bırakalım yok. Muhtar liste getirir, önümüze koyar ama önümüze de düşer, o adreslere bizi götürür. Biz T.C. kimliğini alır, imzasını alırız. Bu koliler böyle dağıtıldı. Bunu bilmenizi istiyorum ve beyana tabiydi. Biz insanları kendi adaletine, kendi insafına bıraktık. Varsıl olanın, yoksulun hakkını gasp etmesini kendi vicdanlarına bıraktık ama bize müracaat eden herkese de gıda yardımı yaptık. Toplamda 440 bin porsiyon yemek dağıtıldı. Günlük 9 bine kadar çıktı bu rakam. Evde kaldı, işini yapamıyor, rahatsızlığı var, yemek yapamıyor ya da yoksul, hepsine ulaştık. Bunu bu belediyenin çalışanları yaptı. Kaytarmadan, gereksiz raporlar almadan. Bizler, ‘çocuğumun maması yok’ diyen 8 bin 706 anneye bebek paketi götürdük. Devam ediyor. Taleplerin tamamını tamamlıyor arkadaşlar.”
“ALLAME-İ CİHAN OLUN, BİR NADİDE GÜL OLUN, KİMSE SİZİ KEŞFETMEDİKTEN SONRA HİÇBİR KIYMETİ HARBİYENİZ YOK”
Vatandaşlara, sağlık çalışanlarına ve kurumlara teşekkürlerini de ileten Seçer, “Gerçekten vatandaşlar da sağlık çalışanları da kurum çalışanları da çok özverili davrandı. Dezenfeksiyon işlemleri yaptılar. Toplu yaşam alanlarını, ATM’leri, parkları dezenfekte edenler, vatandaşları taşıyan belediye otobüs şoförleri, bunlar hep risk altında çalıştı. Bunlar kaçabilirdi, bunlar kaytarabilirdi, bunlar işini yapmayabilirdi. Ben çok onurluyum. Mersin bu dönemde ismi ile öne çok çıktı. Basında, televizyon ekranlarında ‘Mersin'de vaka sayısı az’ diye çıktı. Bunlar önemliydi. Çünkü tanınmazsanız, allame-i cihan olun, bir nadide gül olun, dağ başında olun. Kimse sizi keşfetmedikten sonra hiçbir kıymeti harbiyeniz yok. Mersin’i ben böyle bir kent olarak görüyorum. Yani keşfedilmemiş” dedi. (Haber Merkezi)