AHMET SÜTCÜ
Erdemli’de Şeytan Deresi Vadisinde bulunan, dünyada eşine rastlanmayan arkeolojik miras olan Adamkayalar, tahrip ediliyor. Hak ettiği ilgi ve korumayı bulamayan Adamkayalar, acilen önlem alınmayı bekliyor. Yavaş yavaş parçalanmaya başlayan Adamkayalar’a yerel yönetimle birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığı sahip çıkmazsa, tarihi eser yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.
TAHRİP GÖREREK PARÇALANIYOR
Mersin’in en önemli mirasları arasında yer alan Adamkayalar, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Adamkayalar’ın mezar kabartmaları tahrip görerek parçalanıyor. Konu hakkında açıklama yapan Kültürel ve Doğal Miras İzleme Platformu Yöneticisi Arkeolog Nezih Başgelen, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na çağrıda bulunarak Adamkayalar’ın, Unesco kriterlerine uygun bir arkeolojik park halinde düzenlenmesi gerektiğini belirtti.
ASANSÖR PROJESİ DE GÖZDEN GEÇİRİLMELİ
“Adamkayalar, 1981 yılında Bonn Üniversitesinden W.G. Klein tarafından belgelenmiş ve 1989 yılında Serra Durugönül tarafından doktora çalışması çerçevesinde ayrıntılı olarak bilim dünyasına tanıtılmıştır” diyen Nezih Başgeler, “Benim de 1980'li yıllarda Tarsus Donuktaş kazısında çalışırken pek çok kez gidip görme imkanı bulduğum bu kaya kabartmaları yapıldıkları dönem açısından oldukça değerli eserlerdir. Adamkayalar'ın son yıllarda maruz kaldığı defineci tahribatı ise bu eşsiz eserlere çok büyük zararlar vermiştir. Sağlam kalan diğer kabartmaların tahribinin önlenmesi için bir an önce buraya foto-kapanlar kurularak alanın titizlikle izlenmesi gerekmektedir. Adamkayalar gibi arkeolojik açıdan eşsiz böyle bir değerin peyzaj değerlerine zarar verebilecek Cennet Obruğundaki gibi bir asansör yapılma projesinin titizlikle gözden geçirilmesini Kültür ve Turizm Bakanı'mızın dikkatine arz ederiz. Ülkemizin bu önemli Helenistik dönem kaya kabartmalarının vakit geçirmeden Unesco kriterlerine uygun arkeolojik bir park halinde düzenlenmesini diliyoruz” dedi.
Sosyal medyadan tepkilerini dile getiren bazı kullanıcıların paylaşımları şöyle:
ADAMKAYALAR TARİHİ
Adamkayalar, açık hava müzesini andıran, derin bir vadide yer alan Adamkayalar, kayalara oyulmuş 12 kabartmadan oluşuyor. Tarihi eser kaçakçıları, doğa şartlarının tahrip ettiği bu özel miras, maalesef birçok antik mirasta olduğu gibi hak ettiği ilgi ve korumayı göremiyor. MÖ 2. yüzyıl ile MS 2. yüzyıllar arasında yapıldığı düşünülen Adamkayalar’daki her bir kabartmanın en az 250 yılda işlendiği tahmin ediliyor. Defineciler ve doğal koşullar nedeniyle yapısında bozulmalar meydana gelen bu tarihi yapılar, Akdeniz Bölgesinin en heyecan verici değerleri arasında. Anadolu’nun hiçbir yerinde örneği bulunmayan bu yapı grubu, 9 niş içerisinde 11 erkek, 4 kadın, iki çocuk, bir dağ keçisi ve Roma kartalı kabartmasından oluşuyor. Bölgenin kutsallaştırılarak, o dönemin ileri gelenleri ya da önemli komutanlarından ailesi ve çocuklarına minnet duygusundan dolayı yapıldığı düşünülüyor. Yaklaşık 250 yılda yapılan insan ve hayvan figürleri arasındaki stil değişimi rahatlıkla gözlenebiliyor. Coğrafi koşullara uygun olarak, Kızkalesi’ni yukarıdan gören bir konuma yerleştirilen Adamkayalar coğrafi konumu ile stratejik bir noktada bulunuyor. Sahilden iç bölgelere giden vadi yollarını kontrol etmek için kurulan yerleşimde tepenin surlarla çevrili olduğu anlaşılıyor. Helenistik Dönem’de aynı hat boyunca çok sayıda kalenin kurulduğu bölgenin özellikle askeri amaçlarla kullanıldığı düşünülüyor.