Dini yardımlar sürekli düşüyor | Güney Gazetesi Mersin

Dini yardımlar sürekli düşüyor

Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı’nın (TÜSEV) 2004 senesinden beri Türkiye’de bireysel bağışçılık konusuna dair güncel verileri derlediği “Türkiye’de Bireysel Bağışçılık ve Hayırseverlik Raporu”nun 2019 yılı araştırmasının sonuçları perşembe günü yayımlandı.

Dini yardımlar sürekli düşüyor


Türkiye’nin 67 ilinde toplam 2 bin 502 kişinin katılımıyla gerçekleşen araştırma, ihtiyaç sahiplerine doğrudan yapılan yardımlar, sivil toplum kuruluşlarına yapılan bağışlar ve faaliyetlere katılım ile bağış yapma motivasyonları gibi alanlarda güncel bilgi ve veri sağlıyor.

TÜSEV’in karnesine göre Türkiye’de sene içinde yapılan tüm bireysel yardım ve bağışların kişi başı toplam değeri yaklaşık 303 TL olup bu rakam, yıllara göre reel anlamda bir azalmaya işaret ediyor.

OdaTV’nin haberine göre Türkiye’de bir yıl içinde yapılan tüm bireysel yardım ve bağışların toplamının 17,6 milyar TL olduğu tahmin edilirken, söz konusu rakam, Türkiye’nin 2018 yılı gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 0,5’ine karşılık geliyor.

 

DİNİ SAİKLERLE İLGİLİ YARDIMLAR AZALDI

Öte yandan, dini saiklerle ilgili yardımlar toplam yardımlar içinde önemini korusa da, 2004’ten bu yana bu tür yardımlarda sürekli bir düşüş söz konusu. Örneğin, Ramazan Bayramı’nda fitre verenlerin oranı 2004’te yüzde 79’dan 2019’da yüzde 58’e gerilemiş.

TÜSEV raporuna göre son 12 ayda yapılan bağışlar ise, ağırlıklı olarak nakit yardım şeklinde kendini gösteriyor. Onu, mağazalardaki bağış kutularına yardım yapılması izliyor.

Bireyler, yaptıkları bağışın nasıl harcanacağı konusunda kuruma güven duyduklarında bağış yapıyorlar ve katılımcıların yüzde 52’si STK’lar şeffaf olduğunda bağış yapıyorlar. Dolayısıyla kişileri bağış yapmaktan alıkoyan, kuruluşlara yapılan bağışın amacına uygun kullanılmayacağı yönündeki kaygı.

Toplam yardımlar içinde dilencilere yapılan yardımlar 2004’ten bu yana önemini korurken, her 10 vatandaştan 4’ü dilencilere para veriyor ve bunda dini inançlar ve acıma duyguları baskın. Rapora göre, vatandaşların önemli bir kısmı, dilencilerin durumu konusunda devleti veya başkalarını sorumlu görmüyor; bu durumu tembellik ve kadere bağlıyor.

Rapor, yoksullara yardımın bağışçılar tarafından “tüm vatandaşların” ve “sivil toplum kuruluşlarının” görevi olarak görüldüğünü kaydederken, yoksullukla mücadelede sivil toplum kuruluşlarına artan bir rol atfediliyor. (Haber Merkezi)