“Çocukların güvenliği siyaset üstüdür”

Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle açıklama yapan Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi, “Çocukların güvenliği, sağlığı ve gelişimi; siyaset üstü ve ertelenemez bir toplumsal görevdir. Çocuklara yönelik her türlü istismar ve şiddette etkin soruşturma yürütülmeli ve caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Çocukların güvenliği siyaset üstüdür”


Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı. Baro Başkanı Av. Gazi Özdemir, yönetim kurulu üyeleri ve avukatlar katılımıyla Avukatlar Odasında gerçekleşen basın açıklamasında merkez adına konuşma yapan Yönetim Kurulu Üyemiz Av. Çiğdem Ataş Erçolak, “Türkiye’de çocuklara yönelik istismar, ihmal, şiddet ve çocuk cinayetleri hâlâ en ağır toplumsal sorunlarımız arasındadır. Henüz bir çocuğumuzun acısını unutmadan bir yenisiyle karşılaşmaktayız: Ağrı’da Leyla, Mersin’de Müslüme, Diyarbakır’da Narin, Tekirdağ’da Sıla, İstanbul’da Şirin, Anamur’da ders adı altında şiddete maruz bırakılan özel gereksinimli çocuklarımız, Davultepe Sevgi Evleri’nde kötü muameleye maruz kalan çocuklarımız, Tarsus’ta istismara uğrayan çocuklarımız, Şanlıurfa’da katledilen 5 yaşındaki yavrumuz… Bu örneklerin her biri, çocuk koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini gösteren acı gerçeklerdir” dedi.

 

“ÇOCUK SUÇLU YOKTUR; SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK VARDIR”

 

Suça sürüklenen çocukların yetişkinlerle aynı usullerle yargılanmasına zemin hazırlayabilecek düzenleme girişimlerinin sakıncalı ve kabul edilemez olduğunu dile getiren Erçolak, “Bir çocuğu suça sürükleyen nedenler; yoksulluk, eğitimden kopuş, aile içi şiddet, istismar, sosyal destek eksikliği, barınma sorunları ve toplumsal eşitsizliklerdir. Çocuğu suça iten koşullarla mücadele edilmesi gerekirken, onları yetişkin ceza sistemiyle yargılamaya çalışmak; çocuğun üstün yararı ilkesine, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye, Anayasa’ya ve modern çocuk adaletinin tüm ilkelerine açıkça aykırıdır. Devletin görevi çocuğu cezalandırmak değil; korumak, desteklemek, iyileştirmek ve topluma kazandırmaktır” diye konuştu.

 

“ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI TÜM KAMU POLİTİKALARINDA VE YARGI SÜREÇLERİNDE TEMEL İLKE OLMALIDIR”

 

Çocukların güvenliği, sağlığı ve gelişiminin siyaset üstü ve ertelenemez bir toplumsal görev olduğunu belirten Erçolak, “Çocuğun üstün yararı tüm kamu politikalarında ve yargı süreçlerinde temel ilke olmalıdır. Çocuklara yönelik her türlü istismar ve şiddette etkin soruşturma yürütülmeli ve caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır. Gazze’de çocuklara yönelik ihlaller durmalı; uluslararası toplum çifte standardı terk ederek etkili adımlar atmalıdır. Çocuk suçlu yoktur; suça sürüklenen çocuk vardır. Çocuk adalet sistemi koruyucu ve iyileştirici bir yaklaşım temelinde güçlendirilmelidir. Eğitim, sosyal hizmet ve koruyucu-önleyici mekanizmalar güçlendirilmelidir. Devlet, çocuklara ilişkin anayasal ve uluslararası yükümlülüklerini eksiksiz şekilde yerine getirmelidir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle bir kez daha hatırlatıyoruz: ‘Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir’ diye konuştu. (Haber Merkezi)