Seçer, saldırıların bilinçli bir şekilde gerçekleştirildiğinin altını çizerek, iktidarın siyasi partilerin olmadığı bir Türkiye yaratma çabası içinde olduğunu belirtti. İktidarın amacının CHP’yi zayıflatmak olduğuna dikkat çeken Seçer, “İktidarın eliyle bir strateji uygulanıyor. Bir üst akıl var, Türkiye’de siyaseti dizayn ediyor. İktidarın karşısındaki en büyük güç CHP” ifadelerine yer verdi.
Seçer, iktidar yanlısı herkesin CHP’lilerin kavga etmesi adına uğraş verdiğini ancak CHP’lilerin bir arada olarak, iktidarın sistematik bir şekilde uyguladığı bu hukuksuz süreci aşacağını belirterek, “Provokasyonlara düşmeyeceğiz. Şiddete asla bulaşmayacağız, ama anayasal hakkımızı kullanacağız. Şiddete bulaşmadan, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkımız var. Düşüncelerimizi özgürce ifade hakkımız var. Bunları da sonuna kadar kullanacağız. Zaten demokrasinin gereği de bu. Birlik içerisinde olacağız ve birbirimizle sorunlarımızı erteleyeceğiz. CHP’yi iri ve diri tutmak zorundayız. Bizi parçalamaya ve aramıza nifak sokmaya çalışıyorlar. Bunun için de kendilerince kullanabilecekleri aparatları sonuna kadar kullanıyorlar. Tüm CHP’lilerin bu gerçeği görmesi ve teyakkuzlu olması lazım. Gaflet ve delalet içerisinde olmamalı” dedi.
CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ve 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali davasına ilişkin yorum yapan Seçer, dava hakkında bir tahmin yapmanın doğru olmayacağını ancak hukukun siyaset eli olmadan işlemesi gerektiğini söyledi.
Seçer, “Umut ediyorum hukuk işler, tarafsız ve bağımsız yargıçlar önce Anayasa’ya göre sonra Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu’na göre; vicdanlarını da ortaya koyarak doğru karar verirler ve Türkiye’yi de bu karanlık geceden uyandırırlar. Sabahın ilk ışıklarıyla beraber Türkiye daha mutlu bir Türkiye olur” ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı. (Haber Merkezi)