ABİDİN YAĞMUR
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aralık ayı oturumunda Başkan Vahap Seçer’e 175 milyon lira borçlanma yetkisi verilmesine dair teklif AKP ve MHP gruplarının oylarıyla reddedildi. Teklifin görüşmeleri sırasında meclis üyeleri ile belediye başkanları arasında yaşanan tartışmalar, tartışmaların dili ve tansiyonu belediye meclisindeki çatlağın giderek büyüdüğünü bir kez daha gösterdi.
“NEDEN RET VERDİKLERİNİ MERSİN’E AÇIKLAMALARI GEREKİR”
Borçlanma yetkisiyle ilgili tartışmalar, Plan ve Bütçe Komisyonu’nun, ret raporu hazırlamasına rağmen, neden ret verildiğinin açıklanmaması üzerinden başladı.
Konu üzerine söz alan CHP’li meclis üyesi Ali Dinsever, “Ben de bir meclis üyesi olarak merak ediyorum. Komisyon neden ret verdi. Bunu izah etseler belki ben de ikna olurum. Bu açıklanmayınca siyasi saiklerle yapıldığı izlenimi ortaya çıkıyor. Neden ret verdiklerini açıklamak Mersin’e borçlarıdır diye düşünüyorum” dedi.
“VAHAP SEÇERİ’İ AYAĞINDAN ÇEKERSENİZ, BUNU HALK DA GÖRÜR”
CHP’li Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit de “Biz hizmet ediyoruz. Diyelim ki bu borçlanmaya hayır dedik. Hizmet için daha seri adımlar atılması başkandan istenecektir. Burada ayağından çekerek bunu nasıl isteyeceğiz. Büyükşehir diye bir yer yok ki. Büyükşehir bizim ilçelerimizden oluşuyor. Hepimiz ortak akılda buluşmak zorundayız. Vahap Seçer’in performansını ölçmek için önce önünü açacaksınız. Sonra diyeceksiniz ki biz her şeyi verdik ama beceremedi. Ama ayağından çekerseniz bunu halk da görüyor. Yaptığınız siyaseten de yanlış. Önceki etik, sonra siyaset. Bu işin bütün vicdani ve siyasi sorumluluğu buna hayır diyenler de olacaktır” ifadelerini kullandı.
“MERSİN’İ PARTİNİN İL BAŞKANI YÖNETİYORSA VAY DEMOKRASİNİN HALİNE”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de, “Borçlanma olması gerekmiyor diyenlerin meclisi ve Mersin kamuoyu aydınlatması gerekir. Bu boşta kaldığı zaman insanlar şöyle düşünüyor. Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Mersin’in menfaatleri için değil her siyasi partinin kendi içindeki siyasi değerlendirmeler sonucu karar alınıyor denir. Bunu geçen mecliste Sayın Topkara söyledi. “Benim il başkanım var, ben onun aldığı kararlara göre konuşuyorum” dedi. Bu çok tehlikeli bir söylem. Bunun anlamı şu: Mersin’i Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı değil, belediye meclisi üyeleri değil, bir partinin il başkanı yönetiyorsa vay demokrasimizin geldiği noktaya derim. Burada özellikle Ak Partili meclis üyelerinin dikkatini çekmek isterim. Onlar çok daha kritik bir eşikteler. Türkiye’de cumhur ittifakının ikbali ve istikbali için Mersin’i feda etmeyin. Buradan da Ak Partili üyelere bir mesaj olsun. Ankara’dan bağımsız siyaset yapalım. Benim de il başkanım var. Sizlerin de il başkanı var. Ortaya bir karar konuyor ve bunu mecliste bunu izah edemiyorsanız bu sizin açınızdan bir ayıptır. Halk sizi izliyor. Sukut ikrardan gelir. Yani benim dediklerimi doğrulamış olursunuz” dedi.
“SİZ BİZİ ENGELLİYORSUNUZ”
2018 aralık ayında belediye meclisinin yüzde 30 faizle 170 milyon borçlanma için önceki başkana yetki verdiğini anlatan Seçer, “Kimse bize hesap kitap öğretmesin. Ben ne yaptığını bilen bir adamım. Burada alacağınız karar siyasi bir karar. Mersin halkını kandırmaya gerek yok. Bana hesap, kitap, faiz oranı… Ben faiz ödeme meraklısı mıyım? Ben Mersin’i faizcilere mi teslim edeceğim? Böyle saçma şey olur mu? Birbirimizi kandırmayalım. Halk sizi izliyor. Halk ahmak değil. Siz bizi engelliyorsunuz. Belediyemizi engelliyorsunuz. Biz size bunu yapmadık. Akdeniz’de yapmadık. Çoğunluğu bulamadığınız hiçbir yerde yapmadık” ifadelerini
“AKDENİZ’DE 10 MİLYONU HEBA ETTİNİZ”
Bu sırada AKP’li Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, “Benim borçlanmaya ihtiyacım yok” diye seslendi. Bunun üzerine Seçer, “İhtiyacın yok her taraftan alıyorsun hibeleri. Borçlanmanda fayda var Sayın Gültak. Akdeniz’in sokaklarına girilmiyor. Çöp dağı oluşmuş, her taraf çukur. Bak ben sana söyleyeyim. Git Yenipazar’ı gez sabahleyin. Bak cesaretin varsa git. Bizden yetki istedin. Dedin ki “8 milyon, 10 milyon hibe geldi.” Biz sana verdik onu. Sonra Çamlıbel’i istedin. Biz uygun olanı yaptık, protokol ile Yenipazar’ı verdik ama elinize yüzünüze bulaştırdınız. Gidin lütfen tarafsız gözlemciler gitsin. Yaptığınız i, iş değil. 8 milyon, 10 milyon heba olmuş. Ben de konuşurum belediyeler hakkında. Her önüne gelene beyanat veriyorsun. Metro. Metrodan ne anlarsın da metro beyanatı veriyorsun. Bizim de konuşacak şeylerimiz var” diye konuştu.
“GERİLME MEVLÜT!”
Bu sırada AKP sözcüsü Mevlüt Ekmekçi, meclisi germeyin diyerek kürsüye seslendi. Başkan Seçer de Ekmekçi’ye, “Gerilme Mevlüt. Bak mikrofon orada. Bir çift lafın varsa söylersin. Sen gel yönet o zaman. Oylayalım, gidelim, gelelim, burası meclis. Borçlanma konuşulurken orta sıralardan bir belediye meclisi üyesi gülerek hadi oylamaya geç diyor. Bu doğru bir şey değil. Hele bu belediye başkanıysa. Böyle ilkokul çocuğu gibi tavırlar doğru değil” ifadelerini kullandı.
TOPKARA: MERSİN HALKINI KANDIRIYORSUNUZ
Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı MHP’li Mehmet Topkara da eleştiriler üzerine söz alarak Vahap Seçer’in tavrını eleştirdi.
Topkara, “Siz bu konuyu çarpıtıyorsunuz. Komisyonu işinize gelmeyince reddediyorsunuz, işinize gelince beğeniyorsunuz. Siyaseti bilen bir adamsınız. Mersin halkını kandırmayın. Mersin halkının aklıyla dalga geçmeyin. Bizim grup başkanımız il başkanıdır. CHP’nin de grup başkanı il başkanıdır. Şimdi ben il başkanımla grup toplantısı yapıyorsam bu alay edilecek ya da Mersin halkına yanlış beyan verilerek anlatılacak bir şey değil. Hepimiz bir parti altında geldik buraya. Biz egomuzu aşmış insanlarız. Mersin halkı adına ne gerekiyorsa onu yapıyoruz. Dedik ki yıl bitmiş, faizler yükselmiş, biz komisyon olarak meclise fikir vermeyelim. Biz 7 kişilik komisyon olarak meclise yön vermek durumunda değiliz. Bunun gerekçelerini uzatmadan yazmadık. Takdiri Mersin halkına ve meclise bırakıyoruz” ifadelerini kullandı.
BAŞKANLARIN METRO ATIŞMASI
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aralık ayı toplantısında CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile AKP’li Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak arasında da ilginç bir tartışma yaşandı. İkili arasındaki tartışmanın ana konusu metro projesiydi. Mustafa Gültak, “Metrodan söz edildi. Ben eczalık fakültesi mezunuyum. IQ sonucum da yüksektir. Siz de ziraat mühendisisiniz. Sonuçta belediyeleri ekiple yönetiyoruz. Ne anlarsınız metrodan diyorsunuz. Azarlıyorsunuz bizi. Ben belediye başkanı olarak televizyonlara çıkıp konuşuyorsam siz de çıkarsınız. Ben metronun doğru bir proje olduğuna inanmıyorum. Mersin’de kimse inanmıyor. Sizin bürokratlarınız da inanmıyor. Ama bir kişi gelip de bunu size söyleyemiyor. Sıkıntı orada. Ben inanıyorum çünkü sizin bürokratlarınızdan konuştuğum insanlar var. Bütçenin neresindeyim? Akdeniz niye bu kadar gündem oldu. Burası Akdeniz meclisi değil ki ben burada hesap vereyim. Sonuçta 2024’te bir seçim olacak. Halk karar verecek. Burası benim hesap vereceğim makam değil. Israrla konuyu bana getirdiniz. Ama ben sakinim. Burada Akdeniz’i konuşmanın bir anlamı yok. Gererek, tahrik ederek, bakın ben rahatım, siz de rahat olun, Mersin’e bir şey çıkmaz. Benim üzerimde top çevirmeyin. Benim üzerimde niye oynuyorsunuz anlamadım. Ama reklamın iyisi kötüsü olmaz” dedi.
“KİMSE BİLMİYOR, BİR TEK SEN BİLİYORSUN SAYIN GÜLTAK”
Mustafa Gültak’ın bu sözleri üzerine Vahap Seçer de şöyle yanıt verdi: “Her ortamda söz alıp, televizyonlara çıkıp size ait olmayan yatırımları, devletin yatırımlarını, Büyükşehir’in icraatını değerlendiren sizsiniz. Partinizin bir il başkanı var. Maşallah il başkanı görevini de siz yapıyorsunuz, bakan görevini de siz yapıyorsunuz, vali görevini de siz yapıyorsunuz, TOKİ başkanı görevini de siz yapıyorsunuz, yatırımı TOKİ yapıyor, bakıyorsunuz Bay Başkan beyanat veriyor. Büyükşehir yatırımıyla ilgili bir şey oluyor, Bay Başkan bu konuyu Büyükşehir Belediye Başkanı ile hiç konuşmamıştır, kendince değerlendirme yapıyor. Kaç gündür metro ile ilgili açıklamalar yapıyor. Neresinden tutayım. Bu projeyi eleştiren Gültak eleştirecek birini arıyorsa birincisi Ulaştırma Bakanı’nı arayacak. İki, Sayın Cumhurbaşkanını arayacak. 2019 yatırım programına almış. Ulaştırma Bakanlığı hiçbir şey bilmiyor, Cumhurbaşkanlığında çalışan danışmanlar hiçbir şey bilmiyor, bu projeyi hazırlayan mühendisler hiçbir şey bilmiyor Sayın Gültak her şeyi biliyor. Gelin bunun içerisinden çıkın. Burada borçlanma tartışılıyor ve siz ben borçlanma almadım diye oradan sataşmada bulundunuz. Ben de Akdeniz’de gördüğüm manzarayı size aktarıyorum. Ben kimsenin yaptığı işi manipüle etmiyorum. Yapılan işi gidin görün.”