YAZIN HABERCİSİ KARPUZ
Karpuz, aslen Güney Afrika'ya özgü büyük, tatlı bir meyvedir. Karpuz, düşük kan basıncıyla bağlantılı, metabolik sağlığı iyileştiren ve egzersiz sonrası kas ağrısını azaltan aminoasit sitrülin ve antioksidan likopen gibi güçlü bitki bileşikleri ile yüklüdür.
BESİN İÇERİĞİ: Çoğunluğu sudan oluşur ve glisemik indeksi 72-80 arasında değişir. Bu karpuzun glisemik indeksinin yüksek olduğunun bir göstergesidir. Karpuz %4 lif içeriğiyle düşük lif kaynağıdır. Bakır, potasyum, A, C ve B5 vitamini kaynağıdır. Karpuz, sitrülin amino asidinin bilinen en zengin besin kaynağıdır. En yüksek miktarda beyaz kabukta bulunur. Vücutta sitrülin, elzem amino asit olan arginine dönüştürülür. Arginin ve sitrülin kalp, akciğerler, böbrekler, karaciğer, bağışıklık ve üreme sistemleri gibi birçok organ için çok önemlidir ve yara iyileşmesini kolaylaştırır. Karpuz, kırmızı renginden sorumlu güçlü antioksidan olan likopenin taze kaynağıdır. Çalışmalar, karpuzun hem likopen hem de beta karoten kan düzeylerini yükseltmede etkili olduğunu göstermektedir. Vücudunuz beta karoten oluşturmak için likopen kullanır ve bu daha sonra A vitaminine dönüştürülür.
KARPUZ ÇOK MU ŞEKERİLİ? Karpuz diğer meyvelere göre daha az miktarda olsa da doğal şeker içerir. Orta büyüklükte bir dilim yaklaşık 17,7 gram şeker içerir. Karpuz sağlıklı bir meyvedir; ancak diyabetli bireyler her meyvede olduğu gibi karpuz tüketirken de porsiyon büyüklüğü ve yenilen miktar konusunda kontrollü olmalıdırlar.
KAN BASINCI KONTROLÜ: Karpuz, vücudunuzda arginine dönüşen iyi bir sitrülin kaynağıdır. Bu amino asitlerin her ikisi de nitrik oksit üretimine yardımcı olur. Nitrik oksit, kan damarlarınızın etrafındaki, kasların gevşemesine ve genişlemesine neden olarak kan basıncında bir azalmaya yol açar.
HİDRATE KALMANIZI SAĞLAR: Yeterli su vücut sıcaklığının düzenlenmesi, normal organ fonksiyonu, hücrelerin beslenmesi ve uyanıklık yeterli sıvı alımına bağlı bedensel süreçlerden yalnızca birkaçıdır. Karpuzun su içeriğinin fazla oluşu kalori yoğunluğunun düşük olduğu; yani toplam ağırlığına göre az kaloriye sahip olduğu anlamına da gelir.
CİLT DOSTU: Karpuzda bulunan A ve C vitaminleri cilt sağlığı açısından önemlidir. C vitamini cildin esnek ve saçın güçlü olmasını sağlayan bir protein olan kolajen üretmesine yardımcı olur. A vitamini ise cilt hücrelerinin oluşturulmasına ve onarılmasına yardımcı olur.
İNSÜLİN DİRENCİ KONTROLÜ: İnsülin vücudunuzda hayati bir hormondur ve kan şekeri kontrolünde rol oynar. İnsülin direnci, hücrelerinizin insülinin etkilerine karşı dirençli hale gelmesi durumudur. Bu, kan şekeri seviyelerinin yükselmesine neden olabilir ve metabolik sendrom ile tip 2 diyabetle bağlantılıdır. Bazı çalışmalarda karpuz ve arginin alımı, insülin direncinin azalmasıyla ilişkili bulunmuştur.
KAS AĞRISINDA AZALMA: Kas ağrısı, yorucu egzersizin iyi bilinen bir yan etkisidir. Karpuzda bulunan bir amino asit olan sitrülin, egzersiz performansını artırma ve kas ağrısını azaltma gibi faydalara sahip olabilmektedir.
KANSER SAVAR: Karpuzda bulunan likopen anti-kanser etkilere sahip antioksidanlardan biridir. Likopenin, prostat ve kolorektal kanserler gibi bazı kanser türlerinin daha düşük riski ile ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Likopenin, hücre bölünmesini destekleyen bir hormon olan insülin benzeri büyüme faktörünün kan düzeylerini düşürerek çalıştığına inanılmaktadır.
VÜCTTAKİ STRES FAKTÖRLERİNDE ETKİLİ: Karpuzdaki antioksidanlardan likopen ve C vitamini kombinasyonu inflamasyonu ve oksidatif hasarı azaltmaya yardımcı olur. Bir antioksidan olarak likopen, Alzheimer hastalığının başlangıcını ve ilerlemesini de geciktirebilmektedir.
GÖZ DOSTU: Karpuzdaki likopen bileşiği gözleriniz için faydalıdır. Yaşa bağlı makula dejenerasyonu, yaşlı yetişkinlerde körlüğe neden olabilen yaygın bir göz problemidir. Likopenin antioksidan ve anti-inflamatuar özelliği bu hastalığın önlenmesine ve engellenmesine yardımcı olabilmektedir.