Cemal BEY…
(Olmadı Efendim)
İnsan doğar, yaşar ve ölür…
Her canlı gibi.
Ama önemli olan, yaşamında iz bırakmasıdır.
Ki ölünce de anılsın, arkasından güzel sözler söylensin.
Yaşamın her anında yeni şeyler öğrenir insanoğlu.
Çünkü öğrenmenin yaşı, sınırı ve sonu yoktur.
Tıpkı benim gibi.
Ölünceye dek öğrenmeye devam edeceğim.
Olur ya öbür tarafta sorgulandığımda, sorulara doğru yanıt vereyim!
Yanlış yanıt ta olabilir.
Ama üç yanlış bir doğruyu götürmesin!
Bu nedenle yaşamıma geç giren Cemal BEY’den de çok şey öğrendim.
Cemal BEY bir Anadolu çocuğu.
Kayseri’de doğmuş.
O günün koşullarında okumuş, öğretmen olmuş.
Edebiyat Öğretmeni.
Türkçeyi çok doğru konuşur ve kullanırdı.
O günün koşullarında devrimci mücadelesini yakın arkadaşlarından dinledim.
Erken evlenmiş.
Sağlıkçı Cemile Hanımla.
Tam tamına dört kız çocuğu olmuş.
Ve de hepsini sonuna kadar okutmuş.
Kayseri ve ardından İzmir’de öğretmenliğe devam etmiş.
Sonunda yolu Mersin’e düşmüş.
Kardeşi Prof. Dr. Onur Bilge Kula MEÜ Rektör Yardımcısı olunca...
1990’lı yıllarda.
Mersin Üniversitesinde eğitmenlik de yapmış bir süre.
NOKTA.
*
Benim yolum Cemal BEY ile 2005 yılında kesişti.
İlkay’ı istemeye gittiğimde.
Allah var, o zaman beni uyardı:
“Efendim, iyi düşündünüz mü?”
Hem şaşırmış hem de gülümsemiştim.
Olacak iş mi? Baba, damat adayını uyarıyor!
İlkay’la evlendik, Cemal BEY ile muhabbetimiz pekişti; koyu sohbet, koyu lacivert…
Ben dahil küçük çocuklara bile “efendim” diyecek kadar kibar ve saygılıydı.
Sınırsız hoşgörüye sahipti.
Düşündüğünü söylemekten çekinmezdi.
Feleğin sillesini yemiş insan neden çekinecek ki?
Çocuklarına yaşamının sonuna dek her yönden sahip çıktı.
Paylaşmayı severdi.
Özgürlüğüne düşkündü.
Dört kızından dört torunu vardı.
Hepsini ayrı severdi.
Tek erkek torunu Ali Deniz ile arkadaş gibiydi.
Akşam tek dublelik rakı muhabbetleri enfes olurdu.
Son bir yıldır sağlığı bozulmuştu.
Ve iki gün önce Cemal BEY veda etti.
Sevdiklerine ve bu dünyaya.
NOKTA.
*
Sözün ÖZÜ;
Olmadı be Cemal BEY!
Olmadı efendim olmadı!
Erken gittin demeyeceğim.
Ama sanki gitmekte acele ettin!
Söz vermiştin arkadaşın, dostun, torunun Ali Deniz futbolcu olduğunda maçını izlemeye gidecektin?
Sanırım unuttun!
Aslında unutkan da değildin.
Yaşlılığın gözü kör olsun.
Kimseye değil ama Ali Deniz’e borçlu gittin.
Bilirsin efendim, torunlar verilen sözleri kolay kolay unutmaz!
Son SÖZ;
Biliyorum Cemal BEY!
EFENDİM.
Ölümün ardından ne söylesen ne yazsan boş!
Güzel günlerimiz oldu.
Seni özleyeceğiz.
Toprağın bol olsun…