KEREVİZ MEVSİMİ
Kereviz, Avrupa genelinde ve Afrika ile Asya'nın tropikal bölgelerinde yetişen bitkilerden biridir. Kereviz, büyümesi için yüksek düzeyde neme ve daha düşük sıcaklığa ihtiyaç duyduğundan en kaliteli kereviz soğuk ve ılıman ortamlarda yetişir. Antioksidan flavonoidler, A, K ve C vitaminleri, potasyum ve folat gibi minerallerin varlığı kerevizin geleneksel tıpta en yaygın kullanılan bitki olmasının nedenidir. Ayrıca sodyum oranı düşüktür.Şifalı bitkilerin hastalıkların tedavisinde kullanımı eski çağlardan beri yaygın olup, bitkilerin farklı kısımları halk sağlığı için kullanılmıştır. Doğal tedavilerin kullanılması daha az maliyetlidir. Kereviz, farklı bileşikler ve konsantrasyonlarla çeşitli iyileştirici etkilere sahiptir.
Kereviz; kalp ve damar hastalıkları, sarılık, karaciğer ve böbrek hastalıkları, idrar yolu hastalıkları, gut ve romatizmal rahatsızlıkları önleyebilmektedir. Kerevizin glisemik indeksi düşüktür, yani kan şekeriniz üzerinde yavaş ve istikrarlı bir etkiye sahiptir. Ayrıca kereviz kan lipitlerini ve kan basıncını da düşürücü bir etkiye sahiptir. Deneysel çalışmalar, kerevizin anti-fungal (mantar enfeksiyonlarını önleyici) ve anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğunu göstermektedir. Kereviz ve kereviz tohumları, vücutta iltihaplanmaya karşı koruma sağlayabilen yaklaşık 25 anti-inflamatuar bileşiğe sahiptir. Ayrıca içerdiği esansiyel yağlar anti-bakteriyel etkiye sahiptir. Kereviz tohumları; bronşit, göz yorgunluğu, astım, sedef hastalığı, kusma, ateş, tümörler ve kronik cilt bozuklukları dahil olmak üzere birçok hastalığın tedavisinde faydalı etkiler göstermektedir. Kerevizin kökü idrar söktürücüdür ve kolik tedavisinde kullanılmaktadır. Kerevizde bulunan pektin bazlı polisakkaritlerin, hayvan çalışmalarında mide ülseri vakalarını azalttığı, midenin astarını iyileştirdiği ve mide salgılarını modüle ettiği gösterilmiştir. Kereviz, yüksek su içeriği (yaklaşık %95) ve bol miktarda çözünür ve çözünmez lif içermesi nedeniyle sağlıklı bir sindirim sistemini destekler. Bir bardak kereviz sapı 5 gram diyet lifi içermektedir. Kerevizin alkalileştirici etkisi vardır. Magnezyum, demir ve sodyum gibi minerallerle kereviz asidik besinler üzerinde nötralize edici bir etkiye sahiptir. Kereviz tohumu yağı, dang humması (şiddetli grip benzeri semptomlara neden olan viral bir hastalık)vektörleri olan Aedesaegypti larvalarına karşı etkili anti-parazit aktiviteye sahiptir. Başka bir çalışmada kereviz yağının sivrisinekleri kovmada ticari sivrisinek kovuculardan daha etkili olduğu gösterilmiştir. Sıçanlar üzerinde yapılan araştırmalar, kereviz yapraklarının etanol özlerinin sperm üretimini ve doğurganlığı artırdığını göstermektedir. Ek olarak diğer deneyler, kereviz özütünün sıçan testis hasarına karşı iyileştirme aktivitesine sahip olduğunu göstermiştir. Farelerde yapılan bir çalışmada, kereviz tohumlarının metanolekstraktının önemli anti-depresan aktivite gösterdiği tespit edilmiştir.
Kerevizin kanser önleyici etkileri de vardır. Kereviz yağı, ftalid adı verilen önemli aktif bileşikler içerir.Bu bileşikler kansere, kolesterole ve yüksek tansiyona karşı koruma göstermektedir. En aktif ftalid bileşiği, kanser hastalarında tümörlerle savaşabilen sedanoliddir. Kereviz ayrıca hasar görmüş hücrelerde bulunan serbest radikallerle savaşarak kanser hücrelerindeki mutasyonları azaltabilir ve böylece bu hücrelerin kanser hücrelerine dönüşme potansiyelini azaltabilir. Bu aktivite ayrıca kerevizin diğer aktif bileşiklerinde, yani kumarinlerde de gösterilmiştir. Kereviz, potasyum ve sodyum bakımından yüksek olduğu için güçlü bir elektrolit ikamesi olarak meyve suyu içeceği olarak kullanılabilir.
Tavşanlar üzerinde yapılan bir çalışmada, tavşanlara su ve kerevizin etanol özü verilerek tavşanlarda ortalama kan basıncı ve atriyal kasılma ölçülmüştür. Bu çalışmanın sonuçları, kerevizin etanol ekstraktının, kerevizin su ekstraktından daha önemli bir kan basıncını düşürücü aktiviteye sahip olduğunu göstermektedir.