İrem Yıldız | BİR TİROİD MESELESİ | Güney Gazetesi Mersin
İrem Yıldız

BİR TİROİD MESELESİ


"Tiroidim yüzünden kilo vermekte zorlanıyorum." Muhtemelen bu şikayeti tiroid hastalığı olan danışanlarımdan defalarca duymuşumdur. Tiroid bezi, boynun ön tarafında yer alan kelebek şeklinde bir organdır. Tiroid küçük olmasına rağmen, endokrin sistemde çok önemli bir bezdir ve vücuttaki hemen hemen her organı etkiler. Yağ ve karbonhidrat metabolizmasını, solunumu, vücut ısısını, beyin gelişimini, kolesterol seviyelerini, kalp ve sinir sistemini, kan kalsiyum seviyelerini, adet döngülerini, cilt bütünlüğünü, metabolizmayı ve daha birçok sistemi düzenler. En yaygın tiroid hastalığı, tiroid bezinin tiroid hormonlarını yeterince üretemediği bir durum olan hipotiroidizmdir. Hipotiroidizme genellikle Hashimoto hastalığı veya tiroid bezinin iltihaplanması (tiroidit) neden olur. Bu hastalıklar otoimmündir yani vücut yanlışlıkla kendi dokularını istilacı olarak tanımlar ve organ yok olana kadar onlara saldırır. Bu kronik atak vücudun düzgün çalışmasını sağlamak için gerekli olan T3 ve T4 hormonlarının yeterli düzeyde salmasını engeller. Bu hormonların eksikliği metabolizmayı yavaşlatabilir ve kilo alımına, yorgunluğa, kuru cilt ve saça, konsantrasyon güçlüğüne neden olabilir. Birçok beslenme faktörü tiroid fonksiyonunu optimize etmede rol oynar. Bununla birlikte, besin eksiklikleri ve fazlalıkları semptomları tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.

İYOT: Tiroid hormonu üretimi için gerekli olan bir elementtir. Vücut iyot yapmaz, bu nedenle diyetiniz önemli bir iyot kaynağıdır. İyot; peynir, inek sütü, yumurta, yoğurt, iyotlu sofra tuzu, balık, deniz yosunu, kabuklu deniz ürünleri, soya sütü ve soya sosu gibi çeşitli gıdalarda bulunur. Eğer vücudunuzda yeterince iyot yoksa yeterli tiroid hormonu yapamazsınız. Bu nedenle, iyot eksikliği tiroidin büyümesine (guatr), hipotiroidizme, bebek ve çocuklarda zihinsel yetersizliğe yol açabilir. Dünya nüfusunun yaklaşık %30'u iyot eksikliği riski altındadır.

D VİTAMİNİ: Eksikliği Hashimoto tiroidi ile bağlantılıdır. Düşük D vitamini seviyelerinin Hashimoto'nun doğrudan nedeni mi yoksa hastalık sürecinin kendisinin sonucu mu olduğu hala açık değildir. Güneş ışığı D vitamininin en önemli kaynağıdır; ancak vitamin üretiminin miktarı mevsime ve enlemlere bağlıdır. Yağlı balıklar, süt ve süt ürünleri, yumurta, mantar gibi besinler D vitamini açısından zengindir. Bireylerin D vitamini seviyeleri düşükse, takviye gerekli olabilir.

SELENYUM: Vücutta en yüksek konsantrasyonu tiroid bezinde bulunur ve tiroid hormonlarını aktif hale getiren enzimlerin üretimini için gerekli bir mineraldir. Bağışıklık sistemi, bilişsel işlev, ölüm oranı ve doğurganlık üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Çalışmalarda, selenyumun Hashimoto hastalarında hem tiroid antikor seviyeleri hem de ruh hali üzerinde faydalarını göstermiştir; ancak bu etki başlangıçta selenyum eksikliği veya yetersizliği olan kişilerde daha belirgin görünmektedir. Tersine, aşırı selenyum alımı mide-bağırsak rahatsızlığa neden olabilmekte ve hatta tip 2 diyabet ve kanser riskini artırabilmektedir. Bu noktada selenyum seviyelerinin test edilmesi ve Brezilya fıstığı, ton balığı, yengeç ve ıstakoz gibi sağlıklı selenyum açısından zengin gıdaları diyete dahil etmesi büyük önem taşımaktadır.

B12 VİTAMİNİ: Otoimmün tiroid hastalığı olan kişilerin yaklaşık %30'u B12 eksikliği yaşamaktadır. B12 vitamini sadece hayvansal kaynaklı besinlerde (et, süt ve ürünleri, yumurta gibi) bulunmaktadır. Şiddetli B12 eksikliği geri döndürülemez olabilir; bu nedenle diyetisyenlerin tiroid hastalığı olan bireylerin B12 vitamini seviyelerini test ettirmelerini önermeleri önemlidir.

GUATROJENLER: Brokoli, karnabahar ve lahana gibi turpgiller içerisinde yer alan sebzeler parçalandıklarında doğal olarak goitrin adı verilen bir bileşik salgılarlar. Goitrin, tiroid hormonlarının sentezine müdahale edebilir. Bu durum genellikle yalnızca iyot eksikliği ile birleştiğinde bir endişe kaynağı olmaktadır. Turpgillerdeki sebzelerin ısıtılması, bu potansiyel guatrojenik etkinin çoğunu veya tamamını yok eder. Haftada 3-4 porsiyon pişmiş turpgil sebzelerden yiyorsanız, özellikle iyot tüketimi ve doku seviyeleri yeterliyse tiroid sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisi olmayacaktır.

UZMAN DİYETİSYEN İREM YILDIZ



ARŞİV YAZILAR