Yasmina Lokmanoğlu | Mersin Zeytin Bölgesi midir? | Güney Gazetesi Mersin
Yasmina Lokmanoğlu

Mersin Zeytin Bölgesi midir?


Bizim evde de birçok Mersinli aile gibi siyah ve yeşil zeytin kahvaltı soframızın vazgeçilmezidir. Zeytinyağı hemen hemen her yemeğe girdiği gibi son zamanlarda keklerde de kullanmaya başladım. Tavsiye ederim muhteşem oluyor. Keke nem veriyor.

Tarsus’tan başlayan il sınırımız, Anamur’a kadar doğal kendi kendine yetişen zeytinliklerle kaplıdır. Mut ilçemiz Zeytin üretiminde bayağı iyidir . Gerçi son zamanlarda bu zeytinlikleri söküp narenciye, daha sonra avokado, erkenci çekirdekli meyve ağaçları ve en sonda muz bahçelerine dönüştürdüler. Ama yine de araç ile yollarda ilerlerken yaşlı zeytin ağaçları gözüme hep çarpar. Mersin’in Zeytinli Bahçe Caddesi  ismi oraların büyük bölümü zeytin ağaçlarıyla dolu  olduğu için verilmiştir. Liman kentinin ilk kuruluşunda Süveyş Kanalı yapımı içi bu bölgenin Kızıl çam ve Zeytin ağaçları en yaşlı ve en uzun olduğu için seçildi. Son 200 yıl içerisinde bölgemiz, kademeli olarak ağaç kıyımına gidildiği için çölleşiyor.

Peki bu kadar zengin zeytin ağaçları olan bölgemiz zeytini tanıyor mu? Hayır tanımıyor. Nedense çiftçi kendi zeytin türlerini 30 yıl ömrü olan Gemlik türüyle değiştirecek  kadar tanımıyor. Zeytin ağacını kendi bölgesine dikersen ölümsüz bir ağaçtır. Asırlarca yaşar. Kendi iklimine uymayan türleri getirip sıcak, nemli bir ortama diktiğin zaman ise 30 yılda gövdesi çatlar ve ölür. Yani bizlerden evvel de burada yaşayan iklime uyumlu az su ihtiyacı olan Sarı Ulak, Yağ Ulağı, Topacık gibi zeytin türleri bölge için önemlidir. Çünkü hastalığa ve susuzluğa dirençlidir.

Halkımız ise Zeytinin yağını çıkarmaya gelince son derece bilinçsiz. Oturduğum köyde komşularımı seyrediyorum ve gördüklerim karşısında dehşete kapılıyorum. Öncelikle zeytini ağaçta sopayla döverek yere düşmesini sağlıyorlar. Zeytinler darbe yemiş şekilde altına serilen örtüye düşüyor. Daha sonra çuvallara dolduruluyor. Bir darbe daha yiyor. Bir iki gece bekletiliyor. Sonra daha fazla yağ çıksın diye sıcak sıkım yapılıyor. Bu da yağı pişiriyor. Bidonlarla eve geliyor. Yağ acı diye kapağı açık bir şekilde üzerine tülbent geçirip güneşte bekletiyorlar. Yani bir zeytine yapılmaması gereken her işlem uygulanarak zeytinyağı katlediliyor.

Zeytini bilen uzmanlar ise bize şöyle diyor;

Zeytini el ile veya mekanik ekipmanla  toplayıp kullanın, sepetlerde biriktirin. Yere düşen zeytinleri yerde bırakın. Hasat edilen zeytin o gün işlenemiyorsa engeç ertesi gün işlenmelidir. Zeytinlerinizi iyi gelişmiş bir değirmene götürün. Mümkünse litrelik cam şişelere doldurun. Eğer büyük tenekelere dolduruyorsanız, açar açmaz cam şişelere doldurup, o şekilde tüketilmesini tavsiye ediyorlar. Yani zeytini en nazik şekilde toplayıp, çektirip güneşten uzak serin bir yerde korumak gerekiyor. Zeytinyağı şişeleri asla lavabonun altında deterjan ile beraber saklanması da ayrıca önemli nerilerden  biri.

Zaman zeytin zamanı umarım bunu okuyanlara rehber olur.

İyi haftalar,

 

 



ARŞİV YAZILAR