Antep fıstığı MÖ 6000'den beri çeşitli kültürlerin beslenmesine sistematik olarak dahil edilmektedir. Antep fıstığı aslında botanik bir yemiş değil, daha ziyade fıstık ağacı meyvesinin yenilebilir tohumudur. Lif, doymamış yağ asitleri ve antioksidan bileşikler içeren sağlıklı bir besin profiline sahip besin açısından yoğun yemişlerdir.
BESLEYİCİ: Antep fıstığı iyi bir bitkisel protein kaynağıdır ve esansiyel amino asit oranı çoğu diğer yaygın olarak tüketilen kuruyemişlerden (badem, ceviz, pekan cevizi, fındık) daha yüksektir. Toplam karbonhidrat miktarı düşük ila orta düzeydedir, ancak diğer kuruyemişlerden lif açısından daha zengindir. Antep fıstığı ayrıca önemli miktarda potasyum, fosfor, magnezyum, kalsiyum, A vitamini, E vitamini, C vitamini, B vitamini (B 12 hariç), K vitamini ve folat gibi vitamin ve mineraller içerir. Bu bileşiklerin miktarları diğer yemişlerle karşılaştırıldığında nispeten yüksektir. Fıstıklar B6 vitamini açısından en zengin besinlerden biridir. B6 vitamini, kan şekeri düzenlemesi ve kırmızı kan hücrelerinde oksijen taşıyan bir molekül olan hemoglobin oluşumu dahil olmak üzere çeşitli vücut fonksiyonları için önemlidir.
ANTİOKSİDAN KAYNAĞI: Antep fıstığı, göz sağlığı için önemli iki antioksidan olan lutein ve zeaksantin açısından zengindir. Bu bileşikler, gözlerinizi mavi ışık ve yaşa bağlı makula dejenerasyonundan (merkezi görüşünüzün bozulduğu veya kaybolduğu bir durum) kaynaklanan hasardan korumaya yardımcı olur. Ayrıca, kansere ve kalp hastalığına karşı koruma sağlayabilecek iki tür antioksidan olan polifenoller ve tokoferoller açısından da zengindirler.
BAĞIRSAK DOSTU: Antep fıstığı lif açısından zengindir ve bir porsiyonu 3 g lif içerir. Lif, sindirim sisteminizden çoğunlukla sindirilmeden geçer ve bazı lif türleri bağırsaklarınızdaki iyi bakteriler tarafından sindirilerek prebiyotik görevi görür. Bağırsak bakterileri daha sonra lifi fermente eder ve onu sindirim bozuklukları, kanser ve kalp hastalığı geliştirme riskini azaltma gibi çeşitli sağlık yararları sağlayabilecek kısa zincirli yağ asitlerine dönüştürür. Bütirat, bu kısa zincirli yağ asitlerinin en faydalılarından biridir. Yapılan bir çalışmada, Antep fıstığı tüketmenin bağırsaktaki bütirat üreten bakteri sayısını badem yemekten daha fazla artırdığı tespit edilmiştir.
KOLESTEROL VE KAN BASINCINA ETKİSİ: Antep fıstığı ve kan lipitleri üzerine yapılan bir incelemede Antep fıstığı tüketimi ile toplam ve LDL (kötü) kolesterolde azalma, HDL (iyi) kolesterolde artış bulunmuştur. Bu arada, çalışmaların hiçbiri Antep fıstığı tüketiminin kan lipit profiline zarar verdiğini gözlemlememiştir.
KAN DAMARINI DESTEKLER: Endotel, kan damarlarının iç astarıdır. Endotel disfonksiyonu kalp hastalığı için bir risk faktörü olduğundan düzgün çalışması önemlidir. Endotel disfonksiyonu, kan akışının azalmasına ve kan basıncının artmasına yol açan kan damarlarının genişlemesinde azalma ile karakterize edilir. Nitrik oksit, kan damarlarının daralmasında önemli ve yararlı bir rol oynayan bir bileşiktir. Endoteldeki düz hücrelere gevşemeleri için sinyal göndererek kan damarlarının genişlemesine neden olur. Çoğu kuruyemiş gibi, antep fıstığı da vücutta nitrik okside dönüştürülen amino asit L-argininin bir kaynağıdır. Bu nedenle, bu küçük kuruyemişler kan damarı sağlığını desteklemede önemli bir rol oynayabilir. 3 ay boyunca günde 40 g antep fıstığı tüketen 42 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, endotel fonksiyonu ve damar sertliği belirteçlerinde iyileşmeler olduğunu gösterilmiştir.
KAN ŞEKERİ DÜZENLEYİCİ: Çoğu kuruyemişten daha yüksek karbonhidrat içeriğine sahip olmasına rağmen, antep fıstığının glisemik indeksi düşüktür. Bu, hızlı kan şekeri artışlarına neden olmadıkları anlamına gelir. Araştırmalarda, antep fıstığının açlık kan şekerini önemli ölçüde azaltabileceği ve tip 2 diyabeti olan kişilerde insülin direncini iyileştirebileceği sonucuna varılmıştır.