Prof. Dr. Erkan Aktaş  | Mersin’de Sanayi Odası Olmalı mı? | Güney Gazetesi Mersin


Prof. Dr. Erkan Aktaş 

Tarih : 16.02.2025
E-Mail :

Mersin’de Sanayi Odası Olmalı mı?


Mersin, dış ticarette altıncı, tarımda beşinci sırada yer alırken, lojistik açısından İstanbul’dan sonra en büyük limana sahip kentlerden biri.

Ancak, sanayi açısından Türkiye genelinde 17. sırada bulunuyor. Tarım, lojistik ve ticaret güçlü yönler olarak öne çıksa da turizm potansiyeline rağmen yeterince gelişememiş durumda.

Üç sektörde birden zirvede olmak, çevresel ve mekânsal kısıtlar nedeniyle mümkün değil. Ancak bu, sanayinin güçlenmemesi gerektiği anlamına da gelmiyor.

*

Sanayileşmenin kaçınılmaz bir süreç olduğu açık. Önemli olan, bu sürecin çevresel sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda, yeşil dönüşüme uygun şekilde planlanması.

Bugün Mersin’de Kazanlı ve Karacailyas gibi verimli tarım alanlarının sanayi tarafından kuşatılması büyük bir hata.

Plansız sanayileşme, tarımsal üretime zarar verirken, çevresel etkileri de artırıyor. Bu noktada, mevcut Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) kontrollü şekilde büyütülmesi ve sanayi yatırımlarının belirli bölgelerde yoğunlaştırılması gerekmektedir.

*

Sanayicilerin beklenti ve talepleri, Mersin’de bağımsız bir Sanayi Odası kurulması gerekliliğini gündeme getiriyor.

Peki, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) sanayicilerin ihtiyaçlarını yeterince karşılıyor mu? Özellikle mobilya ve kara taşımacılığı sektörlerinde temsil eksikliği olduğu yönündeki gözlemler, sanayicilerin daha güçlü bir kurumsal yapı talebini ortaya koyuyor.

Eğer sanayiciler mevcut yapı içinde kendilerini yeterince ifade edemiyor, sektörlerinin gelişimi için gerekli desteği alamıyorsa, alternatif bir temsil mekanizmasının oluşturulması kaçınılmaz hale gelir.

*

Ancak burada önemli bir noktanın altını çizmek gerekiyor: Bu süreç, tarafların sağduyulu ve ortak akıl çerçevesinde hareket etmesini gerektiriyor.

Sanayi Odası tartışmasını bir bölünme meselesi olarak görmek, yapıcı çözümler üretmek yerine çatışmayı derinleştirebilir.

Oysa mesele, Mersin’in sanayileşme sürecini nasıl yöneteceği ve sanayicilerin taleplerinin nasıl karşılanacağıdır.

Bu noktada, süreci değerlendirecek dışarıdan üçüncü bir gözün katkısı da önemli olabilir. Bağımsız bir analiz, tarafların kaygılarını ve beklentilerini nesnel bir şekilde ortaya koyarak sağlıklı bir yol haritası belirlenmesine yardımcı olabilir.

*

Ekonomi, durağan bir yapı değildir; değişen koşullar ve ihtiyaçlar doğrultusunda kurumsal yapılar da dönüşmek zorundadır.

Mersin’in sanayi, tarım, lojistik ve turizm dengesini doğru kurarak geleceğe hazırlanması gerekiyor.

Bu süreçte temel mesele, sanayinin nasıl yönlendirileceği ve kentin ekonomik kalkınmasının hangi prensiplere dayanacağıdır. Unutulmamalıdır ki doğru planlama, sadece bugünü değil, geleceği de şekillendirir.

 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 


 



ANASAYFA
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM

guneygazetesi.com © Copyright 2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.


URA MEDYA