Hekimler şiddete karşı ses yükseltti

Mersin’de hekimler, şiddet nedeniyle hayatını kaybeden Dr. Aynur Dağdemir’in 10. Ölüm yıl dönümünde şiddete karşı hep birlikte ses yükseltti.

Hekimler şiddete karşı ses yükseltti


Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu ile TTB Merkez Konseyi, Dr. Aynur Dağdemir’in ölümünün 10’uncu yılında Mersin Tabip Odası il binasında ortak bir basın açıklaması yaparak andı. Açıklamayı Mersin Tabip Odası Kadın Hekimlik Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Şebnem Rumeli okudu.

Erkek şiddeti nedeniyle hayatını kaybeden meslektaşlarını anan Rumeli, “Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet yalnızca sağlık sisteminin çalışanlarını yalnızlaştıran, korumasız bırakan yapısının sonucu değildir; aynı zamanda kadınlara yönelik toplumsal şiddetin, eşitsizliğin ve değersizleştirmenin bir yansımasıdır. Şiddet artık kadınları yalnızca ıssız sokaklarda değil; evlerinde, işyerlerinde, en güvenli olması gereken alanlarda bile kolayca buluyor. Kadınların yaşamın her alanında tehdit altında yaşadığı bir ülkede, sağlık alanının güvenli olmasını beklemek giderek imkânsız hale geliyor. Giderek yaygınlaşan şiddet dili, cezasızlık, üzeri örtülen şiddet verileri ve siyasi kararlarla dayatılan yeni politikalar, toplumsal şiddeti sürekli besliyor” dedi.

Rumeli, 2025’in ‘Aile Yılı’ ilan edilmesi ile birlikte kadını yalnızca aile içinde tanımlayan yaklaşımın şiddeti artmasına ve meşrulaşmasına zemin hazırladığını söyledi. Rumeli, şu şekilde konuştu:

“Son dönemde gündeme gelen 11. Yargı Paketi, LGBTİ+’ların haklarının geriletilmesi ve varoluşlarının kriminalize edilmesi yönünde düzenlemeler içeriyordu. Her ne kadar kadın ve LGBTİ+ örgütlerinin mücadelesi sonucunda bu düzenlemeler geri çekilmiş olsa da toplumun bir kesimini hedef alan politikaların sürdüğünü görüyoruz. Bu adımlar, ayrımcılığı normalleştiriyor; nefret iklimini büyütüyor, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve şiddeti daha da derinleştiriyor.

Bizler, 19 Kasım’da meslektaşımız Dr. Aynur Dağdemir’i anarken bir kez daha hatırlatıyoruz: Şiddetin sağlıkta, evde, sokakta, siyasette ve medyada normalleştirildiği bu dönemde; şiddetin her türüne karşı ses çıkarmak, dayanışmayı büyütmek ve kadına yönelik şiddeti önleyici politikaların hayata geçirilmesini ısrarla talep etmek zorundayız. Bu nedenle, yaklaşan 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde tüm kadın örgütleriyle birlikte herkesi; kadınlara, LGBTİ+’lara, sağlık emekçilerine, çocuklara, doğaya, hayvanlara ve tüm topluma yönelen bu şiddet düzenine karşı daha güçlü bir şekilde, gür bir sesle yan yana durmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz.” (Haber Merkezi)