“Mersin Metrosu ya da tramvay projesinden birini seçeceğiz”

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer,  Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le temasta bulunduklarını ve görüşmelerin olumlu seyrettiğini söyledi. Önümüzdeki günlerde Mersin Metrosu ya da tramvay projelerinden biriyle ilgili bir tercih ortaya koyacaklarını dile getiren Seçer, 2026 yılında da bu projelerden birinin ihalesini yapıp Mersinlilerin hizmetine kazandırmayı hedeflediklerini söyledi.

“Mersin Metrosu ya da tramvay projesinden birini seçeceğiz”


ELVAN PEHLİVAN

Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısı Başkan Vahap Seçer yönetiminde gerçekleştirildi. Mersin Metrosu projesi ile ilgili konulan seçer, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüştüklerini söyledi.

Seçer, “Bildiğiniz gibi biz metronun dış finans konusunda izin sorunu yaşıyorduk. Yatırım programındaydı. İki tramvay projesinin de hem yatırım programına alınmadığı için doğal olarak izin konuşamıyorsunuz, kredi konuşamıyorsunuz. Yatırım programı demek yurt dışından borçlanmak demek. Ancak çok isabetli görüşmelerim oldu Sayın Bakan'la, Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek'le. Önümüzdeki günlerde bir tercih ortaya koyacağız açıkçası. Mali açıdan hem Türkiye'nin hem dünyanın geçtiği ekonomik konjonktür hem Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin bu ekonomik konjonktür içerisindeki bu hacimdeki bir belediyenin hangi yatırımı yapmasının daha mantıklı, rasyonel olduğunu biz kendi aramızda karar vereceğiz. Önümüzde herhangi bir engelin olmadığı, zaten biz Maliye Bakanlığı'nın geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir şablon vardı, bir yönetmelik vardı. Belediyelerin yurt dışı borçlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemişlerdi. Başta kamu kurum ve kuruluşlarına, kendilerinin bağlı kuruluşlarının borçlarının olmama şartını getirmişlerdi. Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin zaten son yaklaşık olarak 8-10 aydır böyle bir olumsuz durumu ortadan kalkmıştı. Biliyorsunuz yine aynı Hazine ve Maliye Bakanlığı bizim 84 milyon euroluk altyapı kredimizi onayladı. Önümüzdeki günlerde de aralık ayında da ihalelerine çıkıyoruz. O iş çok suratlı gidiyor. Yeşilovacık’tan Yenice'ye kadar altyapı ve arıtma sistemleri, ihalelerini yaklaşık parasal değeri de 4,5 milyar lira civarında. Onu devam ettiriyoruz. İnşallah 2026 yılı içerisinde metro ya da tramvaya karar verirsek bir an önce ihalesini yapıp, Mersinlilerin hizmetine kazandırmak için her türlü gayreti gösteriyoruz” diye konuştu.

 

“TAHLİYELER MEMNUN ETTİ, BEKLENTİMİZ MİLLETİN İRADESİNİN TEKRAR TECELLİ ETMESİ”

 

Kayyum uygulamalarıyla ilgili konulan Seçer, “Tutuklanan Büyükşehir Belediye Meclis üyemiz ve aynı zamanda Akdeniz Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız ve yine Büyükşehir Meclis üyemiz Özgür Çağlar tahliye edildiler. Bunun yanında Akdeniz Belediyesi Meclis üyesi Nuri Aslan’ın da tahliyesi gerçekleşti. Tabi ki tahliyeleri bizi mutlaka memnun etti ama bizim beklentimiz milletin iradesinin tekrar tecelli etmesi. Daha doğrusu tecelli etmiş millet iradesinin görevini yapmasına müsaade edilmesi. Bilindiği gibi İçişleri Bakanlığı tarafından belediye başkanımız görevden alındı. Meclis üyelerinin de şu anda 13 Kasım 2025 tarihine kadar görevden uzaklaştırılmış görülüyor. Ancak yeni bir uzatma yazısı gelmezse çarşamba gününden sonra belediye meclis üyemiz burada görevini yapmaya devam edecek” şeklinde konuştu.

 

“DEMOKRATİK TOPLUMLARA BU TİP KARARLAR, BU TİP UYGULAMALAR HİÇBİR YARAR GETİRMİYOR”

 

Kayyum atanmış tüm belediyelerde halkın iradesinin yediden tecelli etmesini umduklarını belirten Seçer, “Belediye başkanlarımızla ilgili İçişleri Bakanlığı'nın görevine iadesi konusunda da bir karar alması, bir karar yayınlanması gerekiyor. Bunu arzu ediyoruz, her zaman söylüyoruz; mutlaka Türkiye'de anayasa karşısında herkes eşit, kanunlar karşısında da herkes eşit ama seçimlerle göreve gelmiş. Az önce de söylediğim gibi demokrasinin temeli olan halk iradesinin, millet iradesinin seçilmişlerin öyle kolay bir şekilde görevden uzaklaştırmalarını hele hele meclisi yok sayarak, meclisi de ortadan kaldırarak mahkeme kararı olmadan yerine kayyum uygulamasının getirilmesini doğru bulmuyoruz. Demokratik toplumlara bu tip kararlar, bu tip uygulamalar hiçbir yarar getirmiyor. Tamamen bizi zayıflatıyor. Umut ediyorum en kısa süre içerisinde hem meclis üyesi arkadaşlarımız hem belediye başkanlarımız görevlerine iade edilirler ve görevlerine başlarlar. Sadece Akdeniz için değil, tüm Türkiye'de bu durumda olan, cezaevinde olan ya da yerine kayyum atanmış bütün başkanlarımız için, meclis üyelerimiz için bu temennimizi dile getirmek istiyorum” dedi.