Taşucu’nda şiirlerin ışığında bir akşam

Taşucu Amfora Müzesinde Şükrü Erbaş ve Ahmet Telli’nin konuk olduğu ‘Şiirlerin Işığında Bir Akşam’ isimli söyleşi programını, müzisyen Metin Karausta da sevilen türkülerle renklendirdi.

Taşucu’nda şiirlerin ışığında bir akşam


Taşucu’nda gerçekleştirilen “Şiirlerin Işığında Bir Akşam” başlıklı dinleti ilgiyle izlendi. Arslan Eyce Amfora Müzesinde sunulan ve Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından düzenlenen etkinlik şiir ve türküyü buluşturdu.

Türk şiirinin günümüzdeki önemli isimlerinden Şükrü Erbaş ve Ahmet Telli’nin konuk olduğu söyleşi programını müzisyen Metin Karausta da yurdun dört bir yöresinden çalıp söylediği sevilen türkülerle renklendirdi.

 

“EDEBİYAT, İNSANIN EN MERHAMETLİ YALNIZLIĞI”

 

Sohbetinde şiir ve sanat hakkındaki görüşlerini de anlatan ünlü şair, günümüzde insanlığın yabancılaşmadan çürümeye doğru savrulduğunu ve şiddet sarmalı içine giren dünyamızda her yerin hapishaneye dönüştüğünü belirten şair Şükrü Erbaş, “Oysa edebiyat kin ve nefretten doğmaz. Çünkü edebiyat insanın en merhametli yalnızlığıdır. İnsana inanmadan şiire, resme ve geleceğe inanamayız” diye konuştu.

Beslendiği ‘kültürel ana rahmi’nin çok zengin olduğunu belirten Erbaş sohbetini Nobel Edebiyat Ödüllü Amerikalı şair Louise Glück’ün ‘Yuvaya Dönüş’ isimli şiirinde yer alan ‘Dünyaya bir kez çocukken bakarız/Gerisi hatıradır’ dizeleriyle bitirdi.

 

“MEKÂNLAR ASIL ZENGİNLİĞİNİ ANILAR VE ACILARDAN ALIYOR. BU YÜZDEN MEKÂNLARA RUHUMUZU KATMALIYIZ”

 

Taşucu’na ilk defa geldiğini belirterek söze başlayan Ahmet Telli ise mekân ve şiir arasındaki ilişkiyi anlattı. Tarihi Amfora Müzesinin aslında balıkçılara ait bir mekân olduğunu öğrendiğini belirten Telli “kim bilir burada ne yaşanmışlıklar ne anılar ne aşklar var. İşte mekânlar asıl zenginliğini anılar ve acılardan alıyor. Bu yüzden mekânlara ruhumuzu katmalıyız.” dedi.

“Biz hüznü isyana dönüştüren bir kuşaktan geliyoruz” diyen Telli konuşmasında İsrail’in her gün katlettiği Gazzeli çocuklara selam göndermeyi de ihmal etmedi. Telli, dar görüşlülük ve ideolojik sertlikle sanat yapılamayacağının da altını çizdi.

 

GECE, ŞİİR VE TÜRKÜLERLE HARMANLANDI

 

Tanınmış şairler Şükrü Erbaş ve Ahmet Telli sohbetlerinin arasında sevilen şiirlerini de okudular. Büyük ilgi gören programda izleyicilerden gelen sorular da cevaplandırıldı.

Müzisyen Metin Karausta da ‘Akşam Olur Karanlığa Kalırsın’ türküsüyle başladığı müzik ziyafetinde onun üzerinde türküyü izleyicilerle buluşturdu. İlgiyle dinlenen sanatçı sesi, sazı ve tarzıyla büyük alkış aldı. Söyleşinin ardından şairler kitaplarını imzaladılar.

 

“ŞİİR VE MÜZİK GİBİ SANAT DALLARI ARACILIĞIYLA TOPLUMSAL DİYALOĞU GÜÇLENDİRMEYİ AMAÇLIYORUZ”

 

Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı Başkanı Mustafa Eyce, etkinliğin ardından bir açıklama yaparak duydukları heyecanı dile getirdi. Eyce, “Bu özel gecede, Türk şiirinin usta isimlerinden Şükrü Erbaş ve Ahmet Telli'nin şiirleriyle, kitap imza ve söyleşileriyle, Müzisyen Metin Karausta'nın eşsiz müziği bir araya geldi. Şairlerin kalplerimize dokunan dizeleri ve müziğin ruhumuzu dinlendiren notalarıyla unutulmaz bir deneyim yaşadık. Şiirin, "en kalabalık halimiz" olduğu bu akşam, "Ve Aşk Her şeyin Üzerindeydi" mottosuyla sevgiye ve insanlığa dair derinlikli bir yolculuğa çıktık.

Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı olarak, sadece doğayı koruma yönünde katkılar sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kültürel mirasımızı yaşatarak ve sanatsal etkinlikleri destekleyerek toplumsal bilinci de yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu tür etkinliklerle bireylerin sanatsal yeteneklerini geliştirmelerine olanak sağlamayı, estetik algılarını güçlendirmeyi ve kültürel birikimlerini artırmayı amaçlıyoruz. Şiir ve müzik gibi sanat dalları aracılığıyla toplumsal diyaloğu güçlendirmeyi, farklı düşüncelerin bir araya gelmesini sağlamayı ve böylece daha hoşgörülü ve bilinçli bir toplum yaratmaya katkıda bulunmayı kendimize görev ediniyoruz” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)