İstanbul’un Bağcılar ilçesinde M.Ş adlı şahsın çok sayıda çocuğa cinsel istismarda bulunduğunun ortaya çıkması ve Malatya konteyner kentte A.C. isimli erkeğin, 7 yaşındaki çocuğa cinsel tacizde bulunması suçundan tutuklanması üzerine, 81 ilin barosu çocuklara karşı işlenen cinsel suçlara dikkat çekmek için ortak açıklama yaptı.
“Çocuğun cinsel istismarına hep birlikte dur diyelim” başlığıyla yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“ÖNLEYİCİ POLİTİKALAR OLUŞTURULMALIDIR”
“Bu iki istismar olayı, yakın zamanda yaşanan olaylardan yalnızca iki tanesidir. Çocuklara yönelik istismara konu olaylar kamuoyunda yankı oluştursa da bir süre sonra unutulmakta, yok sayılmaktadır. Hâlbuki çocuklara yönelik şiddet ve istismarın ortadan kaldırılması için suçluların cezalandırılması, önleyici politikalar oluşturulması, çocukların üstün yararı gözetilerek suç mağduru çocukların korunması oldukça önemlidir.”
“SON 9 YILDA, ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARINA YÖNELİK OLAYLAR ÜÇ KAT ARTTI”
“Türkiye İstatistik Kurumunun yayınladığı verilere göre son 9 yılda, çocukların cinsel istismarına yönelik olaylar üç kat artmıştır. Bu veriler güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuklara ait sayısal veriler olup güvenlik birimlerine yansımayan ve açığa çıkmayan istismar vakalarının sayısı maalesef çok daha fazla bulunmaktadır.
Son yıllarda çocuklara yönelik cinsel istismar olaylarındaki artış, TCK da yer alan cezaların caydırıcı olmadığını ve yaşanan vakaları ceza hukuku boyutuna indirgemenin yanlışlığını göstermektedir.”
“ULUSAL VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ YAPMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ VARDIR”
Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi; ceza hukuku anlamında istismar fiillerini derlemekle birlikte, cezai boyut dışında da çocuklara karşı cinsel suistimal ve istismarı tamamen ortadan kaldırmaya yönelik bütüncül bir yaklaşım ortaya koymaktadır. Taraf devletlere; önleme, koruma, kovuşturma, ulusal ve uluslararası işbirliği yapma yükümlülüğü de getirmektedir. Sözleşmede; çocukların, özel sektörün, medyanın ve sivil toplum örgütlerinin katılımı ile çocukların cinsel suistimali ve cinsel istismarıyla mücadele konusuna toplumun tüm kesimleri ile katılımı hususuna özel önem verilmiştir. Bu bağlamda T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından düzenlenen 2023-2028 Çocuk Hakları Strateji Belgesi ve Eylem Planında Çocuğun cinsel istimarına yönelik olarak “Çocukların Cinsel Suistimal ve Cinsel İstismara Karşı Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ne yer verilmiş olmakla birlikte, eylem planında yer alan hükümlerin ivedilikle uygulanması, TBMM bünyesinde kurulan “Çocuk İstismarının Araştırılması Komisyonunun” kapsamının genişletilerek TBMM bünyesinde daimi 'Çocuk Hakları Komisyonunun' kurulması, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesinin temel ilkeleri esas alınarak yeniden düzenlenmesi elzemdir.”
“İSTİSMAR OLAYLARINA KARŞI FARKINDALIK YARATMAYA DAVET EDİYORUZ”
Yaşanan çocuk istismarı olaylarının önlenmesi adına yerelden genele tüm idari ve adli teşkilat, sivil toplum kuruluşları, medya ve özel sektöre görev ve sorumluluklar verilmeli, 19 Kasım Dünya Çocuk İstismarı Önleme Gününde farkındalık yaratmak adına toplumun her alanında özel etkinlikler düzenlenmelidir. Barolar olarak; başta TBMM olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşları ile yargı organlarını, meslektaşlarımızı, sivil toplum kuruluşlarını, basın/medya kuruluşlarını, aileleri ve toplumun her kesimini çocuğa yönelik cinsel istismarın karşısında durmaya, gerekli tüm önlemlerin alınması için görev paylaşımı ve işbirliği yapmaya, yaşanan can yakıcı istismar olaylarına karşı farkındalık yaratmaya davet ediyor, çocuklara yönelik her türlü şiddet ve istismar olaylarının faillerine en ağır yaptırımların uygulanması gerektiğini vurgulayarak çocuklarımıza yönelik cinsel istismar davalarının takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygılarımızla sunuyoruz.” (Haber Merkezi)