“Krediye erişemiyoruz, iş insanları önünü göremiyor” | Güney Gazetesi Mersin

“Krediye erişemiyoruz, iş insanları önünü göremiyor”

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan iş dünyasının son günlerde krediye erişmekte zorluk yaşadığını söyledi. Kızıltan iş dünyasının önünü göremediğini belirterek, “EYT için bir kredi çıkarılacak dendi işverenlere ama ne yazık ki EYT kredileri de dahil olmak üzere hiçbir krediye şu anda erişemiyoruz. Erişmek mümkün değil. İş dünyası önünü göremiyor” dedi.

“Krediye erişemiyoruz, iş insanları önünü göremiyor”


MAYSA DERYAYEVA


Çağlar Kuzlukluoğlu programına katılan MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, son günlerde yaşanan finansman sorunlarını değerlendirdi.

EYT için kredi çıkarılacak denildiğini hatırlatan ve EYT kredileri dahil olmak üzere hiçbir krediye erişilemediğini belirten Kızıltan, “Şimdi devletin yükü de çok oldu. Tabi iş dünyasının çok beklentileri var. Kredilere erişmek zor zor. EYT dalgası geldi, EYT için bir kredi çıkarılacak dendi işverenlere ama ne yazık ki EYT kredileri de dahil olmak üzere hiçbir krediye şu anda erişemiyoruz. Erişmek mümkün değil. İş dünyası önünü göremiyor. Bunları sizin programlarda da diğer programlarda da iş dünyası mensupları dile getiriyor. İhracatçıların da finansmana erişimde sıkıntıları var. Eximbank kredilerine ulaşmak zor yüzde 40+ yüzde 40 kuralı, dövizini bozdur öyle kredi verelim kuralı gelince sanayici ihracatçı da zor duruma girdi” diye konuştu.

 

“İHRACATÇI GERÇEK DEĞERİNE YAKIN DENGELİ VE SABİT KUR İSTİYOR”

 

Kurda yaşanan dalgalanmalar nedeniyle yaşanan sorunlara değinen Kızıltan, “İhracatçı gerçek değerine yakın dengeli ve sabit kur istiyor. Dış rekabette öne geçmek için bu ihtiyacın karşılanması gerekiyor. Ama bir taraftan tabi seçim var. Aldığımız bilgilere göre önümüzdeki bir yıl içinde yüklü miktarda döviz ödemesi olacak. Devletin de hükümetin de yüklü miktarda dövize ihtiyacı var. Böyle bir ortamdayız. Bir taraftan diyoruz ki biz ihracat yapmak için döviz rezervlerimiz olmalı hesaplarımızda çünkü ihracat yapmak için bazı hammaddeleri dışarıdan alıyoruz ve uygun fiyatla bulduğumuzda hemen bu ticareti gerçekleştirmemiz lazım ama biz elimizdeki dövizi bozdurup Eximbank’a yatırdığımızda tekrar TL ile döviz almaya kalkınca kur farkından dolayı maliyet artıyor ve fiyat rekabetinde geri düşüyoruz. Bunların hepsinin dengeli şekilde çözülmesi lazım” şeklinde konuştu.

 

 

“DEPREM BÖLGESİ TOPARLANMAYA BAŞLADI”

 

Şubat ayında yaşanan deprem felaketiyle büyük yıkımların yaşandığını vurgulayan Kızıltan, “Depremde Mersin’in önemi o kadar çok ortaya çıktı ve hep dedik ki iyi ki bölgede Mersin varmış. Çünkü yaraların ilk sarıldığı yer Mersin oldu. Mersin içten gelen bir fedakârlık yapıp çok destek oldu depreme ama biz de hükümetten Mersin’e bir destek verilmesini istedik, özel bir statü en azından deprem bölgesine sağlanan vergisel desteğin Mersin’e sağlanmasını istedik defalarca ama ne yazık ki sesimizi duyuramadık. Bölge toparlanmaya, Antep, Maraş, Adıyaman toparlanmaya başladı ama ne yazık ki Antakya çok kötü durumda” ifadelerini kullandı.

 

“MERSİN’İN AVANTAJLARINI ARTIRIP BÜYÜTMEK GEREKİYOR”

 

Türkiye’nin her metrekaresinin bölgenin özelliklerine göre planlanması gerektiğini belirten Kızıltan, “Mersin dünya çapında bir lojistik kenti. 35 bin kara aracımız var 12 bin taşıma yetki belgesi olan firmamız var. Mersin limanı en büyük liman. Mersin’in bu avantajını daha da artırıp büyütmek hinterlandındaki şehirlerin de ekonomisini artıracaktır. Bu şekilde planlamalar yapılması lazım” dedi.