“14 Mayıs’ta sandıkları patlatıyor muyuz?” | Güney Gazetesi Mersin

“14 Mayıs’ta sandıkları patlatıyor muyuz?”

14 Mayıs seçimleri öncesi AK Parti Mersin İl Başkanlığınca Millet Bahçesi yanındaki alanda düzenlenen mitinge katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte kalabalığı selamladı. Erdoğan’ın mitingi için valiliğe akredite başvurusunda bulunan çok sayıda yerel gazeteci miting alanına alınmadı

“14 Mayıs’ta sandıkları patlatıyor muyuz?”


Miting alanında seslendirilen Cengiz Kurtoğlu'nun 'Duyanlara duymayanlara' şarkısına eşlik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "14 Mayıs'ta inşallah bu sevdamızı tavan yaptıracağız" ifadelerini kullanarak, meydanda toplanan kalabalığa, "Hazır mıyız buna? 14 Mayıs'ta sandıkları patlatıyor muyuz?" diye sordu.

 

"MUZ SERALARI ZARAR GÖREN VATANDAŞLARIMIZ MÜSTERİH OLSUN"

 

Konuşmasına, "Bu ne ihtişam? Bu ne güzellik? Elhamdülillah. Hamdolsun. Demek ki sevdalar karşılıksız olmuyor. Biz seviyoruz, Mersin de bizi seviyor" sözleriyle başlayan Erdoğan, bu sabah yaşanan hortum felaketi sebebiyle Anamurlulara geçmiş olsun dileklerini iletti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yaralanan vatandaşlarıma Allah'tan şifalar diliyorum. Muz seraları zarar gören vatandaşlarımız müsterih olsun. Devletimiz her zaman olduğu gibi onların da yanındadır. Yanında olacaktır. Hasar tespitinin ardından kendilerine gerekli destek verilecektir. Bir yılı aşkın hemhal olamadığımız Mersin'i gerçekten özlemişiz. Hele hele bu alanı çok özlemişiz. Bu alana çok geldik. Ve bu alanda açılışlarımız, mitinglerimiz çok oldu. Başını Toroslara yaslayan, ayağını Akdeniz'e uzatan Mersin'i sevmemek, Mersin'i özlememek mümkün mü?" şeklinde konuştu.

 

"BU SEÇİMDE TERÖRİSTLERE ÜLKEYİ BIRAKMAYACAĞIZ"

 

Mersin'e Kayseri'den geldiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kayseri'de bugün katılım neydi biliyor musunuz? 135 bin. Şimdi Mersin'in de resmi rakamlarını aldım. Hamdolsun, 80 bin. Demek ki gümbür gümbür sandığa gidiyoruz. Tabii bütün ahbap, eş, dost, inşallah onları da sandığa götüreceğiz. Bu bir varlık seçimidir. Bu seçimde teröristlere ülkeyi bırakmayacağız. Bay bay Kemal'in PKK'lı dostları varsa, bizim de milletimiz var. Ben buradan Mersin'in komşuları Karaman'a, Niğde'ye, hemen karşımızdaki Kıbrıs'a da selamlarımızı gönderiyorum. İnşallah en kısa sürede bu şehirlerimizi de ziyaret edecek, hasret gidereceğiz. Salı günü de inşallah Adana'da olacağız. Türkiye'nin 81 vilayetinin her birinin bizim kalbimizde ayrı bir yeri var" diye konuştu.

 

 

 

Mersin'e daha önce gelmeyi planladıklarını ancak küçük bir rahatsızlık geçirdiğini anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Rabbime beni böyle bir ülkenin evladı kıldığı için ne kadar hamdetsem azdır. Mersin gibi bir şehrin yoldaşı ettiği için hamdediyorum. Tabii Mersin'in, ülkemizin tarımında, sanayisinde ticaretinde ayrı bir yeri var. Bizim dev bir liman şehrimiz Mersin. Sıradan bir yer değil. Hepsinden önemlisi Mersin'in, ülkemizin insan zenginliğinin tüm renklerini bünyesinde barındıran özelliğiyle kalplerimizde ayrı bir yeri var. Biz Mersin'i Yörük'üyle, Arap'ıyla, Kürt'üyle hangi kökenden olursa olsun tüm insanlarıyla seviyoruz. Kardeşlerim biz yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz. Bizim dinimizde ayrım yok. Bizim dinimizde üstünlük ancak Allah'a olan yakınlıktadır. Biz Mersin'i Sünni'siyle, Alevi'siyle hangi inanca mensup olursa olsun, tüm insanlarıyla seviyoruz. Biz Mersin'i serada çalışan çiftçisiyle, fabrikada alın teri döken emekçisiyle, limanda yük indirip bindiren işçisiyle, ormanı yaşatan köylüsüyle seviyoruz. Mersin, tüm bu vasıflarıyla kardeşlik şehri unvanını hak ediyor. Şu karşımdaki azamete bakıyorum. Şu güzelliğe bakıyorum. Aman ya Rabbi. Ne güzellik bu. Mersin tüm bu değerleriyle tarihten bugüne, bugünden geleceğe işte burada olduğu gibi köprü kuruyor."

 

"MERSİNLİLERİ KURŞUN ASKER SANIYORLAR"

 

Şimdi Mersinlilerin önünde kendisi ve ülkesi için yeni bir fırsat olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu fırsat 14 Mayıs seçimleridir. Biz Türkiye Yüzyılını Mersin'le birlikte inşa etmek istiyoruz. Biliyorsunuz birileri Mersinlinin iradesini çantada keklik görüyor. Bugüne kadar Mersin'de tuğla üstüne tuğla koymamış, bir gönüle dokunmamış olanlar Mersinliyi kurşun asker sanıyor. Mersin'in bizim zenginlik olarak gördüğümüz farklılıklarını, varlıklarının sermayesi haline getirenler, sizleri hiçe sayıyor. Halbuki biz Mersin'in kendisine yapılan her esere, verilen her hizmete vefasını çok iyi biliriz. Mersin'de hep icracı arkadaşlarımızı görevlendirmemizin sebebi de budur. Çünkü biz laf değil icraat peşindeyiz" dedi.

 

"BU SEÇİM BAZI SENARYOLARIN BİR KEZ DAHA DEVREYE ALINMA TEŞEBBÜSÜDÜR"

 

Seçim gününe bir hafta kaldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Pazar günü sandığa gidip oyunuzu kullanacağınız zaman, lütfen şu gerçekleri aklınızdan çıkarmayın. Bu seçim birileri için bay bay Kemal'i cumhurbaşkanı yapma, CHP'ye seçim kazandırma, yanındaki partileri mutlu etme seçimi değildir. Bu seçim, ülkemizde uzun süredir farklı görünümlerle defalarca denenip de bir türlü milletin sinesini, bizim kararlılığımızı aşamayan senaryoların bir kez daha devreye alınma teşebbüsüdür. Bölücü örgütün güdümündeki partinin canhıraş bir şekilde bay bay Kemal'i desteklemesinin sebebi budur. Kandil, bay bay Kemal'i niçin destekliyor? Kandil'deki terörist başları niçin destekliyor? Kandil'den bu zat için her gün yeni bir destek mesajı gelmesinin sebebi budur. Her fırsatta CHP tabanına, İYİ Parti tabanına, Saadet tabanına hakaret eden HDP'lilerin, birden başımıza en büyük Kemalci kesilmesinin sebebi budur. Darbeci FETÖ'cülerin devletin başına çökmek için heyecanlanmalarının sebebi budur. Avrupa'daki, Amerika'daki medya kuruluşlarının, devlet kurumlarının Türkiye seçimlerinde açıkça taraf tutmalarının sebebi budur. İşte kardeşinize onların bu denli saldırmalarının sebebi de budur. Ülkede ne kadar devlet ve millet düşmanı, LGBT'ci çeşitli görünümler altında yıkıcı faaliyet yürüten varsa, hepsinin 'Bay bay Kemal' demesinin sebebi budur. CHP LGBT'ci mi? İYİ Parti LGBT'ci mi? HDP LGBT'ci mi? Bunların yanlarındaki de LGBT'ci mi? Fakat AK Parti'ye LGBT sokulamaz. MHP'ye, LGBT sokulamaz. Cumhur İttifakı'na LGBT sokulamaz. Çünkü bizde aile kurumu kutsaldır. Biz aile kurumumuza leke sürdürmeyiz. Ne Kılıçdaroğlu'nun, ne masadaki güya milliyetçi ortağının, ne diğerlerinin ne de CHP'nin herhangi bir yöneticisinin bunların hiçbirine sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Kendi şehirlerine hizmet etmek dışında her şeyi yapan şehir şehir dolaştırılarak sahne verilen belediye başkanları var ya. Onların da sesi çıkmıyor. Kılıçdaroğlu'nu seçtirmek için gece gündüz çalışan medya kuruluşları bırakın ses çıkarmayı, terör örgütlerine methiyeler diziyor. Koalisyon masası, adeta teslimiyet masası haline dönüşmüş durumda." (İHA)