21 Ocak tarihinde Kıbrıs’ta gerçekleşen 4.9 büyüklüğündeki deprem ve Akkuyu Nükleer Santrali’nde meydana gelen patlamalarla ilgili Mersin Nükleer karşıtı Platformu basın açıklaması yayınladı. Öncelikle Kıbrıs’ta depremi yaşayan insanlara geçmiş olduk dileklerini ileten platform, “Bölgede deprem olmaz diyenlerin gafleti bitmiştir umarız. Üç gün önce yine halkın sağlığı gözetilmeksizin, doğanın-çevrenin dengesi hesap edilmeksizin dinamitler patlatıldı Akkuyu'da. Küçük ölçekli depremler oluşturan bu dinamit patlatmaları Akkuyu ve çevresinde büyük maddi hasarlara yol açmakla birlikte, resmi açıklamaya göre de iki kişi yaralandı. Yaz aylarında çok daha yoğun insan sirkülasyonu olan bölgede böyle bir patlama büyük can kayıplarına yol açabilirdi. Ve bu patlamalar planlıymış. Planlı patlamalar böyleyse, plansız patlamalarda ne olur düşünmek bile korkunç geliyor” ifadelerine yer verdi.
“BUNUN SORUMLUSU TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ OLACAK”
Nükleer santralde olacak bir kazanın sorumlusu yüklenici firma değil Türkiye Cumhuriyeti devleti olacağı ifade edilen açıklamada, “Nedir bu fütursuzluk, bu nasıl bir hoyratlıktır? Mersin ve çevresinde yaşayanların hemen hepsinin nükleer santrale karşı olmalarına rağmen ve daha inşaat halindeyken bile halkın sağlığını kötü etkileyen, çevreyi doğayı yok eden bir zihniyetin nükleer santral çalışmaya başladığında olacakların nasıl bir felakete yol açacağını bugünden gösteriyor bize. Ve dahası nükleer santralde olacak bir kazanın sorumlusu yüklenici firma değil Türkiye Cumhuriyeti devleti olacaktır. Bu nasıl bir anlaşmadır. Böyle bir anlaşma kabul edilemez ve iptal edilmelidir” ifadeleri yer aldı.
“ÇARESİZLİĞİNİZİ BİZLERE ÇARE OLARAK GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ”
Yayınlanan açıklama, “ROSATOM ve ROSATOM'UN altındaki veya bileşenleri Türkiye Cumhuriyeti'nin yasalarına tabi değiller gibi hareket ediyorlar. Bu ülke yol geçen hanı değildir, Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları en az ülkemizde hoyratça davranan yabancı şirketlerin vatandaşları kadar değerlidirler ve Türkiye Cumhuriyeti'nde ki bütün canlıların yaşam hakkına saygı duymak zorundalar.Elektrik Mühendisleri odası diyorki; Nükleer enerji çare değil 60 yıl öncesinin çaresizliğidir. Yani nükleer santrali yaptıranlar; çaresizliğinizi bizlere çare olarak göstermeye çalışıyorsunuz! Son olarak: Ne Mersin'de ne Sinop'ta ülkemizin ve dünyanın hiçbir yerinde nükleer santral istemiyoruz. Nükleer santraller felakettir ve dünyanın her tarafında yasaklanmalıdır” şeklinde sonlandı. (Haber Merkezi)