Turan’ın önergesinde şu ifadeler yer aldı: “Türkiye’de çocuk işçi sayısı resmi rakamlara göre 720 bin civarındadır ancak göçmen çocuk işçiler de dahil edildiğinde bu sayının 1 milyonun üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Çalışan her 3 çocuktan 1’i ise tarım sektöründe çalışmaktadır. Türkiye’de 18 yaş altı mevsimlik gezici tarım işçisi çocuk sayısı ise kesin olarak bilinmemektedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından gerçekleştirilen 1994, 1999, 2006 ve 2012 yıllarındaki çocuk işgücü anketleri de mevsimlik gezici tarım işçiliği yapan çocukları kapsamadığından kamuoyuyla paylaşılan herhangi bir veri bulunmamaktadır. Diğer yandan ucuz iş gücü olarak görülen bu çocuklar kendi fiziksel güçlerinin üzerinde ve ergonomik olmayan araç gereçle çalışmaları nedeniyle kas iskelet sistemi ağrıları ve yaralanmaları ile karşılaşmaktadır. Hem tarlalarda geçirilen zaman hem de eldiven ve benzeri koruyucu olmadan yapılan toplama ve hasat işleri, çocukların organik tozlar, toprak ve bitkilerle temasını arttırmakta alerjik ve kontak dermatitlere neden olmaktadır. Tarım alanlarındaki tehlikeli işlerden biri olan ilaçlama işleminden çocukların yaklaşık %4’ü doğrudan, diğerleri ise dolaylı olarak etkilenmektedir. Uzun süreli tarım ilacına maruz kalmanın, kanser, zihinsel engel, kısırlık, kendiliğinden düşük, intihar gibi pek çok fiziksel, ruhsal ve nörolojik sağlık sorunlarına neden olduğu bildirilmektedir. Çocuk işçiler ayrıca trafik kazası, su kanalında boğulma, vb. iş kazlarına da maruz kalmaktadırlar” (Haber merkezi)