ESRA ŞASİ YAĞMUR
Koronavirüs salgını nedeniyle geçen yıl mart ayında ara verilen yüz yüze eğitim, eylül ayının sonunda 1. Sınıflar için kısmen başlamıştı. 2. Sınıf ve üzerindeki sınıflarda eğitim alan on binlerce öğrenci de dün yüz yüze eğitime başladı.
Yüz yüze eğitim şimdilik her bir sınıfın ikiye bölünmesiyle, her grup haftada 2 gün olacak şekilde verilecek. Sınıflarda öğrenciler sıralarda birer kişi oturacak.
İlkokul 1. Ve 2. Sınıflar da dahil, hiçbir öğrenci velisinin okul bahçesine girilmesine izin verilmemesi uygulaması devam ediyor.
Öğrenci velileri, çocuklarını okulların bahçe kapısından öğretmen ya da okul görevlilerine teslim etti. Öğrencilerin okula gelişi sırasında birçok okulun kapısında hem çocuklar hem yetişkinler sosyal mesafe kurallarına aykırı hareket etti. Kalabalıkların içinde bebek arabaları bile göze çarpıyordu.
Okulların içinde ise öğrenciler sosyal mesafe gözetilerek, tek sıra halinde sıraya girip sınıflarına geçti, sıralarda birerli oturdu, maske takarak derslerini dinledi, sınıfa giriş çıkışlarda önce elini dezenfekte etti. Birçok veli çocuğunu okula gönderirken çantasına ıslak mendil, el dezenfektanı, yedek maske koydu.
Teneffüslerde ise öğrenci sayısı az olduğu için her bir öğrenciye bahçede geniş bir alan düşse de temasların engellenemediği gözlendi.
EĞİTİM-İŞ: ÖNLEMLER YETERSİZ
Eğitim-İş Mersin Şube Başkanı Hakan Boyar, okullardan derledikleri bilgilere göre, birçok okulun, pandemi kurallarına göre tam hazırlık yapamadan öğrencileri kabul ettiğini söyledi. Hakan Boyar gazetemiz Güney’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Milli Eğitim Bakanlığı’nın 6 aydır bu hazırlıkları yapması gerekiyordu. Ama görevler tam olarak yapılmadı, bazı okullar tam olarak hazır değildi. Bazı okullar maske sıkıntısı vardı. Bazı okullarda öğrencilere maske bile dağıtılmadı. Bazı okullarda çocukların maskesi yırtılması durumunda maskesi değiştirildi çünkü yeterli sayıda maske yoktu. Dezenfektan yoktu her noktada. Öğrenciler teneffüslerin ayarlanma şansı olmadığı için bahçede toplandı ve sosyal mesafeye uyulmadı, temaslar engellenemedi. Zaten engellenmesi mümkün değil. Tuvaletlerde sabun, tuvalet kağıdı ve peçete havlu sıkıntısı vardı. Bazı okullarda hiç yoktu. Bu ortamda okullar açıldı. Çocuklarımızın, öğretmenlerimizin bu süreçten nasıl etkileneceğini ileride göreceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı yeterince önlem almadan okulları açtı. Yani ölen ölür kalan sağlar bizimdir mantığıyla hareket etmiş, önlemler eksik kalmıştır. Öğrenci katılımı üst seviyedeydi. Sınıf başına 2-3 öğrencinin velisinin çocuğunu okula göndermeyeceğini beyan ettiğini tahmin ediyoruz. Bu da bir sıkıntı. Okula gelmeyen çocuklar kendi kaderlerine terk edilecekler çünkü öğretmenleri uzaktan ders yapamayacak. Çocukların durumuyla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı’nın aldığı bir önlem yok. Çocuklar derslerden geri kalacaklar ve sınavlarda o derslerden sorumlu olacaklar. Asıl büyük sıkıntı bu.”