60 Barodan kamu denetçiliği kurumuna uyarı | Güney Gazetesi Mersin

60 Barodan kamu denetçiliği kurumuna uyarı

Mersin Barosu ile birlikte 60 ilin baro başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumundan sözleşmeden çekilmeyi talep eden dilekçe ve raporların dikkate alınmamasını istedi.

60 Barodan kamu denetçiliği kurumuna uyarı


Barolar başvurusunda İstanbul Sözleşmesinin önemi vurgulayarak şu ifadelere yer verildi: “Sadece Türkiye’de değil tüm dünyada kadına karşı şiddetin her türlüsüyle mücadele etmek ihtiyacı her geçen gün artmaktadır. Bu ihtiyaçtan yola çıkan ve hazırlık aşamasında Türk kamu yetkililerinin de aktif olarak yer aldığı tam adı “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” diğer adıyla ‘’İstanbul Sözleşmesi’’ ortaya çıkmıştır. Bu sözleşme toplumda şiddete maruz kalan zayıf bireylerin korunması açısından devrim niteliğinde hükümler getirmiş, böylece devletlerin en temel görevleri olan birey hak ve özgürlüklerini koruması konusunda devletlere görevler yüklemiş, bu yolla toplumsal barışın sağlanmasında bu sözleşme adeta yol gösterici olmuştur. Özel olarak bu sözleşme kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti hedef alan ilk Avrupa Sözleşmesi olma niteliğini de taşımaktadır. Bugüne kadar Türkiye dâhil 34 ülke tarafından onaylanmıştır. Türkiye, sözleşmeyi imzaya açıldığı 11 Mayıs 2011 tarihinde imzalamış, 14 Mart 2012 tarihinde ise onaylamıştır. Böylece Türkiye sözleşmeyi onaylayan ilk ülke olmuştur.  Bu sözleşmenin bir önemli tarafı Cumhuriyet devrimleri ile toplumda zayıf konumda olan bireylerin yerinin sağlamlaştırılmasında bir merhale işlevi görmesi ve böylece dünyada İstanbul Sözleşmesi adı ile anılarak Cumhuriyet devrimlerinin sonuçlarının uluslararası alanda görülmesi özelliğini taşımasıdır. Bu sözleşmenin böyle bir manevi değeri, tarihsel bir işlevi olduğunu burada ayrıca belirtmek isteriz. İstanbul Sözleşmesi’nde, sözleşmeyi parlamentolarından geçirmiş hükümetlerin kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin her türüyle mücadele etmek için bir dizi kapsamlı tedbir alması istenmektedir. Sözleşmenin her bir maddesinde şiddet eylemlerinin meydana gelmesinin önlenmesi, mağdurlara yardım edilmesi ve faillerin adalet önüne çıkartılması amaçlanmaktadır. Sözleşme; aile içi şiddet, ısrarlı takip, cinsel taciz ve psikolojik şiddet gibi, kadına yönelik farklı şiddet türlerinin suç olarak kabul edilmesini ve bunlara karşı yasal yaptırımlar getirilmesini gerekli kılmaktadır. Bu sözleşmeden vazgeçmek demek kadınların, çocukların artan şiddet sarmalı içerisinde seslerinin daha çok kesilmesi demektir. Bizler Barolar olarak Cumhuriyetimizin temel değerlerine bağlılığımızı burada bir kez daha ifade ederek sadece kadınların değil şiddete maruz kalan tüm bireyleri koruyucusu İstanbul Sözleşmesi’nden Devletimizin çekilmesini talep eden dilekçelerin ve bu dilekçeler çerçevesinde hazırlanan raporların dikkate alınmamasını, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmaması hususunda TBMM’ye tavsiye kararı verilmesi talebini içerir İş bu başvurumuzu yapıyor, gereğinin yapılmasını saygılarımızla arz ve talep ediyoruz.” (Haber Merkezi)